Popis: |
Câhiliye devrinin son bulup İslâmiyet’in yayılmaya başladığı dönemde Adnânî kabilelerden Temîm kabilesinin lideri olan Akra‘ b. Hâbis, Müslüman olmadan önce bir Mecûsî’ydi. Kendisi fiziki olarak zaman zaman alay konusu olan kel ve topal olmak gibi birtakım dezavantajlara sahipti. Kabile lideri olması ve güvenilirliği nedeniyle Ukâz panayırı başta olmak üzere çeşitli yerlerde insanlar arasında hakemlik görevini üstlenmiştir. O, Câhiliye döneminde kabileler arasında vuku bulan Yevm Külâb ve Yevm Zübâle savaşlarına katılmıştır. Yevm Zübâle savaşında kendisi aktif rol oynamış, esir düşmüş ve diyetle serbest kalmıştır. Mekke’nin fethinden kısa bir süre önce Müslüman olmuştur. Arkadaşlarıyla yaptığı iştişareler sonucunda İslâmiyet’i kabul etmiş; hayatı boyunca bu kararından vazgeçmemiş ve kabilesinin de İslâm ile şereflenmesine vesile olmuştur. O dönemde yeni Müslüman olanların kalplerini dine ısındırmak amacıyla müellefe-i kulûb uygulaması hayata geçirilmişti. Akra‘ b. Hâbis de müellefe-i kulûb kapsamına dâhil edilmiş ve bu kapsamda ganimetlerden pay almıştır. Bu uygulama sayesinde Hz. Peygamber döneminde Huneyn ganimetlerinden ve Hz. Ali’nin Yemen’den gönderdiği altın parçacığından pay alan Akra‘ b. Hâbis, Hz. Ebû Bekir döneminde de müellefe-i kulûba yapılan yardımlardan faydalanmıştır. İslâmiyet’in yeşermeye başladığı o dönemde her yeni Müslüman gibi o da bilmediği, anlam veremediği konularda yaptığı çıkışlarla bazı âyetlerin nüzûl sebebi, bazı hadislerin bizzat sebeb-i vürûdu olmuştur. Bu meselelere bakıldığında esirleri geri almak için Temîm heyetiyle Medine’ye geldiğinde mescitteki tavrı, Hz. Peygamber’i torunuyla oynarken gördüğünde şaşkınlığını gizleyemeyerek verdiği tepki, haccın kaç defa yapılacağı ile alakalı soru sorması, mescitte bevletmesi gibi durumlar kayda değer konulardandır. Kaynaklarda askerî özellikleri ve faaliyetleri ile alakalı ayrıntılı bilgi bulunmayan Akra‘ b. Hâbis, Resûlullah ile Mekke’nin fethine, Huneyn ve Tâif gazvelerine katılmıştır. Hz. Ebû Bekir döneminde Enbâr ve Dûmetülcendel fetihlerinde bulunmuştur. Hâlid b. Velîd’in emriyle Enbâr’a giden öncü kuvvete komuta etmiştir. Dûmetülcendel’de ise Vedîa b. Kelbî’yi esir alma başarısını göstermiştir. Bu savaş sonucunda ordudan bazı kişilerle beraber Hâlid b. Velîd’den, Dûmetülcendel ordusundaki Temîmlileri öldürmemesi konusunda talepte bulunmuştur. Bazı tarihî kaynaklar Hz. Ömer döneminde gerçekleşen Yermük savaşında Akra‘ b. Hâbis’in on oğluyla birlikte öldüğünü ifade etmişlerdir. Bu iddia onun bu dönemdeki faaliyetlerinin tespitini zorlaştırmış ve Hz. Ömer döneminde kayda değer bir faaliyeti tespit edilememiştir. Hz. Osman dönemindeki faaliyetlerine bakıldığında ise Vali Ahnef b. Kays tarafından Tohâristan fetihleri kapsamında Cûzcân’ın fethiyle görevlendirildiği görülmektedir. Emrine verilen askerî birlikle Cûzcân’a giden Akra‘ b. Hâbis şehri fethetmiştir. Cûzcân, Müslümanlar açısından kolaylıkla fethedilen bir yer olduğu gibi Akra‘ b. Hâbis’in de komutan olarak fethettiği tek yer olmuştur. Cûzcân fatihi olan Akra‘ b. Hâbis bu fetihten sonraki bir yıllık süre içerisinde vefat etmiştir. |