Popis: |
ÖZ: Kurtuluş Savaşı sürecinde, 12 Ocak 1920’de açılan son Osmanlı Mebusan Meclisi 16 Mart 1920’de İstanbul’un işgal edilmesiyle çalışamaz hale gelmiş ve Padişah Vahdettin tarafından 11 Nisan 1920’de feshedilmiştir. İstanbul yönetimi feshedilen parlamentonun yerine yenisini açmak yerine 1876 Anayasası’nın, parlamentonun toplanamadığı zamanlara mahsus olarak hükümete verdiği geçici kanun yapma yetkisini kullanma yoluna gitmiştir. Hükümetlere verilmiş olan geçici yasama yetkisi işgal İstanbul’undaki hükümetler eliyle kalıcı hale getirilerek parlamentoya gereksinim duyulmayacak biçimde kullanılmıştır. Bu yetkiyi kullanan hükümetler siyasal, ekonomik ve sosyal içerikli yüzlerce geçici kanun çıkarmışlardır. Meclis-i Mebusan’ın olmadığı bir ortamda 23 Nisan 1920’de Ankara’da açılacak olan TBMM ise temsil yetkisini İstanbul’dan bağımsız bir şekilde üstlenerek idareyi aşama aşama ele geçirmeye başlamıştır. TBMM bir yandan da çalışmalarına başladığı ilk günlerden itibaren yeni rejime geçişi mümkün kılacak bir meşruiyet zemini oluşturmaya çalışmıştır. Bu arayış doğrultusunda İstanbul hükümetlerinin, geçici kanun düzenlemelerini de kapsayan her türlü tasarrufunu yok sayma yoluna gitmiştir. Bu konuyla ilgili çıkaracağı kanunda İstanbul’un işgali dolayısıyla buradaki siyasi iradenin artık bağımsız olmadığını bu nedenle işgalin başlangıcı olan 16 Mart 1920 tarihinden itibaren gerçekleştirdiği her türlü tasarrufun yok sayılacağını belirtmiştir. TBMM, uzun tartışmalardan sonra kararlaştırdığı 16 Mart 1920 tarihini, saltanatın kaldırıldığı günlerde Osmanlı Devleti’nin bitiş noktası olarak da işaretlemiştir. Çalışmamızın amacı buraya kadar özetlediğimiz süreci hukukî ve tarihsel yönleriyle ayrıntılı olarak değerlendirmektir. ABSTRACT: During the War of Independence, the last Ottoman Chamber of Deputies, which was inaugurated on 12 January 1920, ceased to function after the occupation of Istanbul on 16 March 1920 and was abolished by Sultan Vahdettin on 11 April 1920. Instead of setting up a new parliament to replace the abolished one, the Istanbul administration preferred to use the temporary legislative powers granted to the government by the Constitution of 1876 for periods when parliament could not be convened. The temporary legislative power conferred to the governments was turned into a permanent power by the governments in occupied Istanbul and used in such a way that there was no need for a parliament. Governments have enacted hundreds of temporary political, economic and social laws using this power. The Grand National Assembly of Turkey (TBMM), which was established in Ankara on 23 April 1920 in the absence of a Chamber of Deputies, assumed the representative authority independent of Istanbul and gradually began to take over the administration. From its earliest days, the Grand National Assembly of Turkey (TBMM) was also concerned with the building of a legitimacy base for the transition to the new regime. In line with this pursuit, it has decided to ignore all the acts of the governments in Istanbul, including the temporary law regulations. In a law passed on this issue, it declared that due to the occupation of Istanbul, the political will here was no longer independent and therefore any kind of action taken by it since 16 March 1920, the beginning of the occupation, would be ignored. After long deliberations, the Turkish Grand National Assembly decided to mark 16 March 1920, which coincided with the abolition of the Sultanate, as the end of the Ottoman Empire. The aim of our study is to provide a detailed assessment of the process that has been summarised so far in terms of its legal and historical aspects. |