Framing Earthquake News in the Context of Risk Communication: Representation of Eartquake on Radio and Television
Autor: | VURAL, Ali Murat, BOZTEPE TAŞKIRAN, Hatun, TÜRKOĞLU, Süleyman, SARI, Mehmet, MARAL, Taylan, KESKİN, Recep Kutluay, KOPARAN, Emre, YÜNCÜOĞLU, Betül, GÜLNAR, Mehmet, ŞAHİN, Hülya, ÜNLÜ, Türkay Türkan, AĞCA, Mahmut Enes |
---|---|
Jazyk: | turečtina |
Rok vydání: | 2022 |
Předmět: | |
Zdroj: | Volume: 9, Issue: 17 170-191 Intermedia International E-journal |
ISSN: | 2149-3669 |
Popis: | Doğal afet kaynaklı risklere yönelik farkındalık sağlanmasında, toplumsal bilincin geliştirilmesinde ve risk nedenli hasarların en aza indirilebilmesi için ideal tutumların edinilmesinde, medyanın önemli bir rol oynadığı kabul edilmektedir. Türkiye için yüksek ve daimî risk teşkil eden depremin medya gündeminde yer alış biçimleri de bu nedenledir ki özel bir önem arz etmektedir. Bu çalışmada da deprem riskinin taşıdığı bu çok özel öneme odaklanmış ve TRT Haber, A Haber, CNN Türk, Habertürk ve NTV televizyon ve radyo kanallarının analizi birer örneklem alanı olarak kabul edilmiştir. Bu kanalların, 26 Eylül 2019 İstanbul ve 30 Ekim 2020 İzmir depremlerine yönelik haber ve benzeri program içerikleri, nitel araştırma yöntemlerinden İçerik Analizi tekniği ile incelenmiş, izlerkitlede yaratılmak istenen etkilerin gözlenebilmesi için işlevsel bir araç olan ve seçici bir kontrol süreci anlamını taşıyan çerçeveleme paradigması, risk iletişimi ile bağlantılandırılarak çalışmaya kuramsal altyapı oluşturulmuştur. Yapılan analizler sonucu, risk iletişiminde geleneksel medyanın sahip olduğu rol ve konum ile çelişik bir görünüm ortaya çıkmıştır. Kategorilere göre yapılan analizlerde, ana akım radyo ve televizyon kanallarının risk iletişimi bağlamında herhangi bir çalışma yürütmediği ve afetler meydana gelmeden afetlere ilişkin riskleri gündemine almadığı tespit edilmiştir. Elde edilen bulgulara göre, geleneksel iletişim araçları olarak radyo ve televizyon kanalları, risk iletişimine gereken önemi vermemekte, “aydınlatma ve bilgilendirme” işlevlerini “risk ve afet” bağlamında yerine getirmemekte ve afetler meydana gelmeden önce gerekli uyarıların dolaşıma sokulmasını gerektiren proaktif tutumu sergilememektedirler. Ayrıca, proaktif bir yaklaşımla, kamuoyunu aydınlatma işlevinin gereği olarak risklere karşı kamuoyunu hazırlamak yerine, her felaket sonrasında yaşanılanları fazlasıyla hikâyeleştirme ve yoğun dramatizasyona dayalı yayıncılık pratiği sergilemektedirler. It is accepted that the media plays an important role in raising awareness about the risks arising from natural disasters, developing social awareness and adopting ideal attitudes to minimize risk-related damage. For this reason, the media coverage of the earthquake, which poses a high and permanent risk for Turkey, has a special importance. In this study, this very special importance of the earthquake risk was focused and the analysis of TRT Haber, A Haber, CNN Türk, Habertürk and NTV television and radio channels were accepted as sampling areas. The news and similar program contents of these channels regarding the September 26, 2019 Istanbul and October 30, 2020 Izmir earthquakes were analysed with the Content Analysis technique, one of the qualitative research methods, and the framing paradigm, which is a functional tool for observing the effects desired to be created on the audience, that means a selective control process, and a theoretical basis was created for the study by linking it with risk communication. As a result of the analyses, a contradictory view emerged with the role and position of the traditional media in risk communication. In the analyses made according to the categories, it has been determined that the mainstream radio and television channels do not carry out any work in the context of risk communication and do not put the risks related to disasters on their agenda before disasters occur. According to the findings, radio and television channels, as traditional communication tools, do not give due importance to risk communication, do not fulfil their "illumination and informing" functions in the context of "risk and disaster", and do not exhibit a proactive attitude that requires the necessary warnings to be circulated before disasters occur. In addition, instead of preparing the public against risks as a requirement of the function of informing the public, with a proactive approach, they display a publishing understanding and practice based on intense dramatization and overly storification about what happened after each disaster. |
Databáze: | OpenAIRE |
Externí odkaz: |