Rus Araştırmacı Tatyana Anikeyeva’nın Penceresinden Türk Halk Hikâyeleri
Autor: | TAN METREŞ, Eda H., CAN EMİR, Badegül |
---|---|
Jazyk: | turečtina |
Rok vydání: | 2020 |
Předmět: | |
Zdroj: | Volume: 16, Issue: 128 76-86 Milli Folklor |
ISSN: | 1300-3984 2146-8087 |
Popis: | Bir toplumun tarihini ve kültürünü incelerken rehber bir kaynak olarak başvurulan folklor anlatıları ulusunkimliğini temsil etmesi vesilesiyle önemli bir rol üstlenir. Folklor araştırmaları bu yönüyle yalnızca edebiyatsahasına değil, aynı zamanda sosyoloji, tarih ve kültür bilim çalışmalarına da yol gösterir. Dünya medeniyetleriarasında pek çok coğrafyayı kuşatan, Doğu ve Batı’yı aynı paydada buluşturan kendine has özellikleriyle Türkkültürü ve Türk edebiyatı bu kapsamda pek çok araştırmacının merceği altına alınmıştır. Rus araştırmacılar buçalışma özelinde önemli bir yer tutmaktadır. Rus kültürüne yerleşen Doğu’ya ait unsurları tespit etmek ve buetkileşimin kökenini, seyrini incelemek isteyen Rus araştırmacıların Doğu kültürüne duyduğu merak, Rusyatarihinde I. Petro dönemine uzanır. Siyasi ve ekonomik konulara ilave olarak, Türk halkının yaşayışı, gelenekleri,sanat anlayışı ve İslam’ın sosyo-kültürel yaşamdaki yansıması da araştırmacılarda merak uyandırmıştır. Bubağlamda toplumsal, sanatsal ve pedagojik ögeler içeren Türk halk hikâyeleri, bu çalışma sahası içinde, araştırmacılarda ilgi uyandıran Türk folklor anlatıları arasında özgün bir yer edinmiştir. Söz konusu halk hikâyelerikahramanlık hikâyeleri ve aşk hikâyeleri olmak üzere iki grupta incelenir. Kahramanlık hikâyeleri sözlü kültür,destanlar ve gerçek hikâyelerin genlerini taşırken, aşk hikâyeleri ise sözlü kültürün yanı sıra yazılı kaynaklardan,Orta Çağ Fars edebiyatından ve Arap geleneğinden beslenir. Böylelikle kültürlerarası ödünçlemenin birsonucu olarak ortaya çıkan halk hikâyeleri, yalnızca Anadolu’da değil, aynı zamanda Azerbaycan ve İran’ınkomşu bölgelerinde de anlatılagelen kültürel bir değerdir. Bu hikâyeler ilk olarak sözlü kültür içinde varlıkgöstermiş, daha sonra ise kahramanlık hikâyelerinin ya da fantastik içerikli anlatımların kaleme alındığı metinlerolarak ortaya çıkmıştır. Sözlü kültürün bir parçasıyken düzyazıya evrilen halk hikâyelerinin edebiyat vekültürel yaşayış eşiğindeki bu gelişimi Rus araştırmacıların da dikkatinden kaçmayan karakteristik bir özelliktir.Başka bir ifadeyle, halk hikâyeleri özelinde Türk folklor çalışmalarına yönelik yapılan değerlendirmelerin toplumsalyaşamdan ayrı tutulamayacağı ortaya konmuştur. Türk halk hikâyelerinin seyrini Rusya’nın gözüyleaktaran Türkolog Tatyana Anikeyeva1, Tatyana Zuyeva, Anatoli Jeltyakov vd. araştırmacılar Türk halk hikâyelerinintürsel özelliklerini ve Türk halk edebiyatı çalışmalarının başucu kaynağı kabul edilen “Dede KorkutHikâyeleri” başta olmak üzere halk edebiyatının birçok temel eserini mercek altına almışlardır. Bunun yanı sıraTürk halk hikâyelerinin Yakın Doğu ve Orta Doğu kültürüyle olan etkileşimi, masal türüyle benzerlik gösterenyönleri, halk şiir geleneğiyle ve folklor tiyatrosuyla olan bağlantısı ele alınarak edebî ödünçleme ve ardıllıkkonularına dikkat çekilmiştir. Bu çalışmada, sözlü kültür ve yazılı metin olarak iki farklı kategoride varlık gösterenTürk halk hikâyeleri; öne çıkan türsel özellikleri, farklı kültürlerle olan etkileşimleri, sahip oldukları tematikve dilsel yönleriyle Rus araştırmacı Tatyana Anikeyeva tarafından yürütülen çalışmalar özelinde, DoğuBilimine katkıları ekseninde, genel hatlarıyla incelenmektedir.Bu çalışmada, sözlü kültür ve yazılı metin olarak iki farklı kategoride varlık gösteren Türk halk hikâyeleri; öne çıkan türsel özellikleri, farklı kültürlerle olan etkileşimleri, sahip oldukları tematik ve dilsel yönleriyle SSCB ve Rusya araştırmacılarınca yürütülen çalışmalar özelinde, Doğu Bilimine katkıları ekseninde, genel hatlarıyla incelemektedir. |
Databáze: | OpenAIRE |
Externí odkaz: |