MÂTÜRÎDÎ’DE TEFSİR TE’VÎL AYRIMI MESELESİ
Autor: | GENGİL, Veysel |
---|---|
Jazyk: | turečtina |
Rok vydání: | 2019 |
Předmět: | |
Zdroj: | Volume: 55, Issue: 3 805-839 Diyanet İlmi Dergi |
ISSN: | 1300-8498 2822-2261 |
Popis: | Māturīdī (d. 333/944) dis-tinguishes tafsir from ta’wīl in the beginning of his book Ta’wīlāt al-Qur’an.According to this, the commentary is the work of the Sahaba. They havewitnessed the descent of the Qur’an, and therefore have understood the will ofAllah. Therefore, the narratives of the Companions towards the verses arebinding. But Matu- ridi violated the definition in more than 200 places. He so-metimes gave opinions despite the rumors of the Companions and sometimesrejected some such rumors. Such a situation, at the first stage concludes thathe contradicts himself. Therefore, our study focused on the question of whetherthis contradiction with himself or whether this distinction has a differentpurpose. In the first part of our study, in order to search for the answer ofthe mentioned question, Maturidi’s definition of sahaba and the number of thenews coming from them were emp- hasized. In the second part, the reasons dealtwith for which Maturidi was giving opinions or rejecting them despite thementioned news. In the last part, the factors that led him to the distinctionof tafsir-ta’wīl are discussed. As a result, it is seen that Maturidi did notcontradict himself and the narrators of the Sahaba who did not carry theconditions of tafsir were considered as ta’wīl. The distinction also says thatthere is no difference between the expression of the verse of the Sahaba whodid not witness the descent and the expression of the faqih. Mâtürîdî (ö. 333/944)Te’vîlâtü’l-Kur’ân adlı eserinin mukaddimesinde tefsiri te’vîlden ayırmıştır.Buna göre tefsir sahabenin işidir. Onlar nüzule şahit oldukları için âyetlerinmanalarını anlamışlardır. Bu nedenle onların âyetlere yönelik rivayetleribağlayıcıdır. Buna rağmen Mâtürîdî, iki yüzden fazla meselede sahaberivayetlerine rağmen bazen görüş bildirmiş bazen de söz konusu haberlerireddetmiştir. Bu ise ilk etapta onun kendisiyle çeliştiği sonucuna varmaktadır.Çalışmamız o kendisiyle çelişmiş midir yoksa bu ayrımın farklı bir amacı mıvardır sorusuna odaklanmıştır. İlk bölümde Mâtürîdî’nin sahabe tanımı veonlardan gelen haberlerin sayısı üzerinde durulmuştur. İkinci bölümdeMâtürîdî’nin hangi gerekçelerden hareketle söz konusu haberlere rağmen görüşbildirdiği yahut onları reddettiği konu edilmiştir. Son bölümde ise onu tefsirte’vîl ayrımına sevk eden etkenler ele alınmıştır. Neticede Mâtürîdî’ninkendisiyle çelişmediği ve tefsir şartlarını taşımayan sahabenin rivayetlerinite’vîl olarak değerlendirdiği görülmektedir. Ayrıca bu ayrım, nüzuleşahit olmayan sahâbînin âyete dair ifadesiyle fakihin ifadesi arasında birfarkın bulunmadığını da söylemektedir. |
Databáze: | OpenAIRE |
Externí odkaz: |