Rızıklarıyla Doğmayanlar, Çocuk Emekçiler
Autor: | SEVİNÇ, Mehmet Reşit, AYDOĞDU, Mustafa Hakkı, PALABIÇAK, Muhammed Ali, CANÇELİK, Mehmet |
---|---|
Jazyk: | turečtina |
Rok vydání: | 2020 |
Předmět: | |
Zdroj: | Volume: 9, Issue: 3 2430-2447 İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi |
ISSN: | 2147-1185 |
Popis: | Sustenance means everything that Allah gives to living things to benefit from eating and drinking. The Turkish social structure and culture acknowledges that every child is born with his own sustenance. However, not every child born is lucky. In this study; in the provinces of Şanlıurfa and Diyarbakır, the socio-economic characteristics of children working as carriers in the district bazaar due to poverty were investigated. The research material composed of the primary data collected by the survey from the children working in the research area. The average age of children is 13.37. Children work approximately 4.3 days a week, starting at 9 in the morning and working an average of 9.6 hours per day. Average weekly earnings of children is 57,77 TL. STATA program was used in the analysis where two dependent variables were selected which are “why do children work” and “where do they give the money they earn”. Multinomial Probit analysis was applied to variables. As the child's age rises, the working child takes on the role of an individual who brings or contributes income to the household. Little children who continue their education or who do not lose their ties with the education system; they use their earnings by working for themselves and for their educational needs. Children of educational age should be prevented from leaving the education system and be ensured to continue their education. The light of power and hope can create positive changes in the future in children who do not move away from the basic education system and feel protected by the state. Otherwise, children's getting away from the education system and living in poverty will create a sense of social exclusion. It will be very difficult to compensate socially for the negative effects of social exclusion perception in children. Rızk; Allah Teâlâ’nın canlılara yeme içme ve başka hususlarda yararlanmak üzere verdiği her şeyi ifade eder. Türk toplum yapısı ve kültürü öğeleri doğan her çocuğun rızkıyla doğduğunu kabul eder. Ancak her doğan çocuk şanslı değildir. Bu çalışmada; Şanlıurfa ve Diyarbakır illerinde, yoksulluk dolayısıyla, semt pazarlarında taşıyıcı olarak çalışan çocukların sosyo-ekonomik özellikleri araştırılmıştır. Araştırmanın materyalini, belirtilen illerin merkezlerinde, semt pazarlarında taşıyıcılık yapan çocuklardan, anket yöntemi ile alınan birincil veriler oluşturulmuştur. Çocukların ortalama yaşları 13,37’dir. Çocuklar hafta içerisinde yaklaşık 4,3 gün sabah 9 da başlayarak günlük ortalama 9,6 saat çalışmaktadırlar. Çocukların ortalama haftalık kazançları 57,77 TL dir. Saha çalışmalarından elde edilen verilerin analizinde STATA programı kullanılmıştır. Verilerin analizinde iki bağımlı değişken seçilmiştir. Çalışmanın bağımlı değişkenleri “çocuklar neden çalışıyor” ve “kazandığı parayı nereye veriyor” değişkenleridir. Bu değişkenlere Multinomial Probit (MNP) analizi uygulanmıştır. Çocuğun yaşı yükseldikçe, çalışan çocuk haneye gelir getiren veya hane gelirine katkı sağlayan bir birey rolüne bürünmektedir. Eğitimine devam eden ya da eğitim sistemi ile bağlarını koparmayan küçük yaşta olan çocuklar; çalışarak elde ettikleri kazançlarını kendileri için ve eğitim ihtiyaçları için kullanmaktadırlar. Eğitim çağında olan çocukların eğitim sisteminden kopmaları engellenmeli ve eğitimlerine devam etmelerinin sağlanması gerekmektedir. Temel eğitim sisteminden uzaklaşmayan, devlet tarafından korunduğunu hisseden çocuklarda, geleceğe dair olumlu değişimler yaratabilecek güç ve umut ışığı ancak bu şekilde yakılabilecektir. Aksi takdirde çocukların eğitim sisteminden uzaklaşması ve yoksulluk kıskacında yaşaması, sosyal dışlanmışlık algısı yaratacaktır. Çocuklarda ortaya çıkacak olan sosyal dışlanmışlık algısının yaratacağı olumsuz etkilerin, toplumsal anlamda telafisi çok zor olacaktır. |
Databáze: | OpenAIRE |
Externí odkaz: |