| Popis: |
İmmün sistem self antijenlere immünolojik tolerans gösterirken, yabancı antijenlere hücresel veya humoral immün yanıt oluşturur. Bazı durumlarda immün sistemin self antijenlere olan toleransı bozularak bu antijenlere de immün yanıt gelişebilir, bu durumda otoimmüniteden söz edilir. Otoimmün reaksiyonlar doku hasarı yaptığında otoimmün hastalıklardan söz edilir.İnvaziv meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanserdir. Bu vakalardan yaklaşık %20'si mortal seyretmektedir. Amerika Birleşik Devleti istatistiklerine göre her 8 kadından birinde hayati boyunca meme kanseri gelişme riski bulunmaktadır.Otoimmün hastalıklar genellikle meme kanseri dahil olmak üzere çeşitli malignitelerile bağlantılıdır. Meme kanseri hastalarında otoimmun hastalıklarının sağlıklı populasyona oranla daha sık izlendiğini gösterençalışmalar vardır. Ancak, meme kanseri tanılı hastaların 1.derece ve diğer akrabalarında otoimmün hastalık sıklığını araştıran çalışma yapılmamıştır. Çalışmamızda meme kanserli hastaların 1.derece ve diğer yakınlarında otoimmün hastalık sıklığının araştırılması amaçlanmıştır.Çalışmaya 100 kadın hasta ve 100 kadın gönüllü alındı. Çalışmamızda meme kanserli hastaların 1.derece ve diğer akrabalarında tip 1 diyabetes mellitus, Hashimato tiroiditi, Graves hastalığı, romatoid artrit sıklığının artmış olduğu gösterildi ve istatistiksel olarak anlamlıydı. Sistemik lupus eritematozus, otoimmün hepatit, myastenia gravis, primer bilier siroz, otoimmün hemolitik anemi, bağ dokusu hastalığı, Sjögren sendromu, skleroderma açısından hasta ve kontrol grupları incelendiğinde yeterli veri elde edilememesi nedeni ile ayrı ayrı istatistiksel olarak analiz yapılması için yeterli görülmedi.Çalışmamızda, meme kanseri hastalarının akrabalarında beklenenden daha fazla OH tespit edilmiştir. Bu bulgular, patogenezde rol oynayan ortak genetik faktörlerin olabileceğini düşündürmektedir. Literatürde meme kanseri tanıları hastaların yakınlarındaki otoimmün hastalık sıklığını gösteren yeterli çalışma bulunmamaktadır. Daha geniş kapsamlı, akrabalardaki OH'ların varlığının klinik ve laboratuar olarak teyit edildiği çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır. When the immune system exhibits immunological tolerance to self antigens, it produces a cellular or humoral immune response to foreign antigens. In some cases, the immunity to self-antigens may be impaired, resulting in an immune response in these antigens, in which case autoimmunity is arised. When autoimmune reactions cause tissue damage, autoimmune diseases occur.Invasive breast cancer is the most common cancer in women. About 20% of these cases are mortal. According to United States statistics, one every 8 women has risk of developing breast cancer throughout her life.Autoimmune diseases are often linked to various malignancies, including breast cancer. Studies have shown that autoimmune diseases are more frequently observed in breast cancer patients than in healthy populations. No study has been previously conducted to investigate the frequency of autoimmune disease in the first degree and other relatives of patients with breast cancer. In our study, we aimed to investigate the frequency of autoimmune diseasea in the first degree and other relatives of patients with breast cancer.100 female patients and 100 femalehealthy volunteers were included in the study. In our study, the incidence of type 1 diabetes mellitus, Hashimoto's disease, Graves' disease, rheumatoid arthritis in the first degree and other relatives of patients with breast cancer was shown to be statistically significantly increased. When the patient and control groups were examined in terms of systemic lupus erythematosus, autoimmune hepatitis, myasthenia graves, primary biliary cirrhosis, autoimmune hemolytic anemia, connective tissue disease, Sjögren's syndrome, scleroderma, number of casesin both groups were too small and was not enough to perform statistical analysis.Our findings reveal increased frequency of autoimmune diseases in the relatives of breast cancer patients compared to healthy controls, suggesting possible common genetic factors playing roles in their pathogenesis. However, design of the study did not allow clinical confirmation of these autoimmune diseases in relatives and data are based on the recall of the study subjects. More extensive studieswith clinical and laboratory confirmation of autoimmune diseases are needed. 102 |
