Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi ameliyathane ve ayılma ünitesinde karşılaşılan zor entübasyon vakalarının incelenmesi

Autor: Vural, Adnan Menderes
Přispěvatelé: Erden, İsmail Aydın, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı
Jazyk: turečtina
Rok vydání: 2016
Předmět:
Popis: Havayolu yönetimi ve yeterli ventilasyon; resüsitasyonun temel basamakları içerisinde yer alır. Güvenli havayolu sağlanması, anestezi uygulamasında çok önemlidir ve anesteziyologların en önemli sorumluluklarından birisidir. Endotrakeal entübasyon, başarılı bir şekilde uygulandığı zaman, havayolu açıklığının sağlanmasında en güvenilir yoldur. Bu girişimler; deneyimli uygulayıcılar tarafından yapılmasına rağmen bazen zor ve hatta imkansız olabilmektedir. Çalışmamızda, hastanemizin ameliyathanesinde ve ayılma ünitesinde karşılaşılan zor entübasyon vakalarının demografik ve anestezik özelliklerini, asistan hekimlerin olay anındaki deneyimlerini incelemek amaçlanmıştır. Etik kurul onayı alındıktan sonra, Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri ameliyathane ve ayılma ünitesinde 02.02.2015-31.08.2015 dönemi içerisinde karşılaşılan zor entübasyon vakaları prospektif olarak incelenmiştir. Çalışmaya her yaş grubundan 85 hasta dahil edilmiştir. Hastaların demografik bilgileri ve anestezi asistanlarının olay anındaki deneyimleri, düzenlediğimiz bir anket formu ile elde edilmiştir. Çalışmamızdaki 18 yaş üzeri 71 hastada erkek sayısı 40 (%56,3) olup kadın sayısından fazla olduğu gözlenmiştir. ASA 1,2,3 hastaların sayılarının dağılımı sırasıyla %25,9, %38,8, %34,1 olacak şekilde, birbirlerine yakın bulunmuştur. En fazla zor entübasyon vakalarının görüldüğü ameliyat odaları kulak-burun-boğaz (%32.9), genel cerrahi (24,7) ve plastik cerrahi (%10.6) bölümüne ait bulunmuştur. Çalışmamızdaki 85 hastadan 83'ü gündüz mesai saatleri içerisinde (08:00-17:00), 2'si gece nöbet saatleri içerisinde (17:00-08:00) alındığı gözlenmiştir. Ameliyat öncesi dönemde hastaların %94,1'i araştırma görevlisi tarafından, %5,9 'u öğretim görevlisi tarafından değerlendirildiği tespit edilmiştir. 18 yaş üstü 71 hasta incelendiğinde, 26 hastanın (%36) vücut kitle indeksi ≥ 30 kg/m2 olarak bulunmuştur. 18 yaş üstü 71 hastanın 14'ünde (%19) bilinen zor entübasyon hikayesinin olduğu. 85 hastadan 22'sinde (%26) boyun hareketlerinin kısıtlı olduğu tespit edilmiştir. 84 hastadan 12'sinde (%14,3) mandibula geriliği saptanmıştır. 18 yaş üstü olan 69 hastada, Mallampati skoru 3 veya 4 olan hasta sayısı 35 (%50) olarak bulunmuştur. 85 hastadan 50'si (%59) beklenen zor havayolu, 35'i (%41) beklenmeyen zor havayolu olduğu gözlenmiştir. 84 hastadan 27'sinde (%32) zor maske ventilasyonu olduğu gözlenmiştir. 85 zor entübasyon hastasının 13'ünde (%15) supraglottik havayolu cihazı denendiği, ventilasyonun 12 (%92) hastada başarılı, 1 (%8) hastada başarısız olduğu görülmüştür. Başarısız olan 1 hasta aynı zamanda entübe de edilememiş (entübe edilemez, ventile edilemez) ve uyandırılmak zorunda kalınmıştır. Çalışmamızda, 54 hasta içerisinde Cormack-Lehane skoru 3 veya 4 olan hasta sayısı 46 (%85) olarak bulunmuştur. Beklenen zor havayolu yönetiminde, beklenmeyen zor havayolu yönetimine oranla, alternatif metotların (oral fiberoptik, nazal fiberoptik, videolaringoskop) ilk yöntem olarak kullanılma oranının daha yüksek olduğu görülmüştür. Ameliyat sonrası dönemde, 85 hastadan 73'ünün (%85,9) dosyasında zor entübasyon hikayesinin kayıtlı olduğu, 52 (%61,2) hastanın sözel olarak, 8 (%9,4) hastanın yazılı olarak bilgilendirildiği, 25 (%29,4) hastanın bilgilendirilmediği görülmüştür. Obez hastalarda kısa boyun görülme ihtimalinin daha fazla olduğu, yüz maske ventilasyonunun daha zor olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Sonuç olarak, zor havayolu açısından her hasta ameliyat öncesi hazırlık döneminde dikkatli bir şekilde muayene edilmeli, ortaya çıkabilecek sorunlar ve çözüm için izlenebilecek yollar belirlenmelidir. Airway management and adequate ventilation is an essential step in resusitation. Airway safety is very important in anesthesia practice and it is one of the most important responsibilities of the anesthesiologists. Endotracheal intubation when practiced successfully, is the most safe way for airway management. These attempts can sometimes be difficult or impossible even when tried by experienced practitioners. In our study we aimed to investigate the behaviors of anestesia residents when they experience a difficult airway in a patient at both operating rooms and recovery room, also the demographic and anesthetic informations of those patients. After ethical committee approval, we investigated prospectively 85 patients who were difficult intubation in operating rooms and recovery room between 02.02.2015-31.08.2015 in Hacettepe University Faculty of Medicine. 85 patients of all age groups were enrolled to our study. Demographic informations of the patients and the experiences of the anesthesiology residents were registered by a questionnairre. In our study, %56,3 of the patients over 18 years old were men. Percentage of the ASA 1,2 and 3 patients were %25,9, %38,8, %34,1 respectively and similiar. Difficult intubation were experienced most commonly in ear-nose-throat rooms (%32.9), general surgery rooms (%24,7) and plastic reconstructive surgery rooms (%10.6). 2 of the 85 difficult airway events occured in the night shifts (17:00-08:00), others were in the regular shifts (08:00-17:00). Preoperative evaluation of %94,1 of the patients were done by anesthesiology residents, others were done by anesthesiology specialists. When we evaluate the 71 patients who were over 18 years old, we found that 26 (%36) of them have body mass index ≥ 30 kg/m2. 14 (%19) of them have a history of difficult intubation. 22 (%26) of 85 patients have limited neck motions. 12 (%14,3) of 84 patients have retrognatia. In 69 patiens who were over18 years old, number of the patients who have Mallampati score 3 or 4 were 35 (%50). 50 (%59) of 85 difficult airway events were expected. 35 (%41) of 85 difficult airway events were unexpected. 27 (%32) of 84 patients have difficult mask ventilation. In 13 (%15) of 85 difficult intubation cases supraglottic airway devices were tried, 12 (%92) of them could be ventilated, one (%8) of them cannot be ventilated. That one who cannot be ventilated also cannot be entubated then anestesia stopped and patient awakened. In our study, 46 (%85) of 54 patients have Cormack-Lehane score 3 or 4. In expected difficult airway cases, our residents and specialists tend to use alternative methods such as oral fiberoptic, nasal fiberoptic, video-laringoscopy as the initial method more than in the unexpected cases. After operation, we found that 73 (85,9) of 85 patients already have a recorded difficult airway history in their patient files, 52 (%61,2) of them were informed verbally, 8 (%9,4) of them were informed by a written document, 25 (%29,4) of them were never informed about their difficult airway problems. We also found that incidence of short neck and difficult face mask ventilation is higher in obese patients. As a result, all patients should be cerefully examined for difficult airway indications, problems that may occur and a management plan should be determined preoperatively. 104
Databáze: OpenAIRE