| Popis: |
7-ÖZET: Böbrek transplantasyonu sonrası gelişebilecek en Önemli komplikasyonlardan biri olan ve tedaviye iyi yanıt veren akut rejeksiyonun erken tanısı oldukça önem taşımaktadır. Akut rejeksiyonun en doğru tanısı biopsi ile konur. Fakat invazif bir yöntemdir, sık tekrarlanamaz ve nadiren de olsa komplikasyonlara neden olabilir. Akut rejeksiyonunun erken tanısında ve diğer komplikasyonlardan ayırımında noninvazif testlere ihtiyaç vardır. Bu amaçla kullanılan tetkiklerden birtanesi de in111 işaretli trombosit sintigrafısidir. in111 işaretli trombositlerin akut rejeksiyonda böbrek damar yapısmda görülen mikrotrombozlara bağlı mtulumu olduğu ileri sürülmektedir. Operasyon sonrası 18 olgunun izlendiği bu çalışmada in111 trombosit smügrafisinin akut rejeksiyon ayırıcı tanısındaki değeri araştırıldı. Hem vizüel, hem de kanritatif olarak trombosit tutulum oranının belirlendiği çalışmamızda akut rejeksiyon tanısında testin sensiti vitesi %100, spesifitesi ise %87 olarak bulundu, in111 trombosit smügrafisinin Tc99m DTPA ve I131 hippuran sintigrafisi ile birlikte değerlendirilmesi sonucu ise %100 sensitivite ve %93 spesifîteye ulaşıldığı görüldü. Yöntemin pahalı olması, zaman alması, deneyimli personel gerektirmesi gibi dezavantajları olsa da; noninvazif olması, perfuzyon ve fonksiyonun değerlendirilebildiği diğer nükleer tıp yöntemleriyle kombine kullanıldığında oldukça ümit verici sonuçlar vermesi nedeniyle, akut rejeksiyondan şüphelenilen fakat tam konulamayan olgularda başarıyla kullanılabileceği sonucuna varıldı. 39 44 |
