Mollâ Câmî'nin kelam anlayışı

Autor: Kazan, Faruk
Přispěvatelé: Sönmez, Vechi, Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
Jazyk: turečtina
Rok vydání: 2018
Předmět:
Popis: 15. yy. yaşayan Nur ad-Din Abdurrahman Câmî, edebiyattan müziğe, gra-merden tasavvufa kadar edindiği birçok İslam bilimleri ve pozitif ilimleri sayesinde Doğu'dan Batı'ya; Güney'den Kuzey'e kadar her kesimden ve her milletten düşünür ve edebiyatçıları etkilemiştir. Eserleri Osmanlı medreselerinde uzun yıllar ders kitabı olarak okutulmuştur. Yerli ve yabancı akademisyenlerin dikkatini çeken Câmî üzeri-ne, birçok bilimsel çalışma yapılmıştır ve halen bazı çalışmalar yürütülmeye devam edilmektedir. Bilimsel çalışma yürütenlerden kimisi edebiyatı üzerine; kimisi, tasav-vuf anlayışı üzerine; kimisi de grameri üzerine yürütmektedir. Çok geniş yelpazede bilgi birikimine sahip olan Câmî'yi bütün yönleriyle çalışmak imkânsız olduğundan onun sadece kelami görüşlerine çalışmak tarafımızca uygun görülmüştür.Çalışmamızda ilk önce Câmî'nin hayatı ve eserlerinden bahsedildi. Hayatın-dan bahsedilirken aldığı eğitim, hocaları ve öğrencilerine değinildi. Eserlerinden bah-sedilirken özellikle önceki çalışmalarda Câmî'nin eserleri ile ilgili yer bulmayan bilgi-ler, daha fazla önemsendi. Mollâ Câmî'nin düşünce dünyası ele alındığı kısımda onun ilmi kişiliği, ontolojik, epistemolojik, estetik ve etik anlayışı incelendi. Buradan hareketle onun İslam düşüncesine, Batı düşüncesine ve Kelam ilmine olan katkısı işlendi. Giriş mâhiyetinde olan yukarıdaki bilgiler verildikten sonra Câmî'nin kelam ilminde ilk konu olan ilahiyat ile ile ilgili görüşleri irdelendi. İlahiyat konusunun aka-binde nübüvvet meselesine geçildi. Bu konuda Câmî'nin peygamberlikle ile ilgili ifa-de ettiği düşüncelerden bahsedildi ve nübüvvet-velayet ilişkisine daha doğru bir ifade bu mevzudaki tartışmalara değinildi.Kelamın son konusunu oluşturan semiyyat mevzusunda Câmî'nin ahiret konu-larına dair ileri sürdüğü fikirleri ele alındı. Semiyyatla bağlantılı kaza ve kader işlendi. Kaderin sırrı, cebir ve ihtiyar, insanların eylemlerinde özgür olup olmama meselesi ve şer problemi de Câmî'nin perspektifinden değerlendirildi. Son olarak sosyal muhalif olan Câmî'nin kelamcılar, şâirler, filozoflar, sûfîler, fakihler ve Rafiziler ile ilgili düşüncelerine yer verilmiştir. Nuraddin Abdurrahman Jami, who lived in the 15th century, affected think-ers and writers from all walks of life and every nation thanks to many Islamic scienc-es and positive sciences, from literature to music, from grammar to mysticism which he had. His works have been taught in Ottoman schools for many years as a course book. Many scientific studies have been carried out on Jami, who attracted the atten-tion of domestic and foreign academicians, and some studies are still being carried out. Some of those carrying out scientific studies have studied on his literature, some on his understanding of mysticism and some on his grammar. Because it is impossible to work with all aspects of Jami, who has a wealth of knowledge in a wide range, it is deemed appropriate to work on only his theology beliefs.In our study, at first, the life and works of Jami were mentioned. When it is talked about his life, it was mentioned his education, his teachers and his students. When talking about his works, especially the information that did not take place in previous works about the works of Jami was considered more important. In the part that studied Mollah Jami's thought world, it was discussed his scientific personality, ontological, epistemological, aesthetic and ethical conception. From this point of view, his contribution to Islamic thought, to Western thought and to the knowledge of the theology were studied. After the above information, Jami s views on divinity that is the first subject in theology was examined. It is passed on to the subject of being a prophet right after divinity. In this regard, Jami s thoughts about prophethood were mentioned. And it was referred to being a prophet-authority relation, with a more accurate expression, to the debate on this issue. In the hereafter situations (samiyyat) issue, which constitutes the final theme of theology, was discussed Jami's ideas that he asserted about the issues of hereafter. Qada and fate that associated with the hereafter situations were studied. The secret of the fate, coaction and choice, the question of whether people are free in their actions or not and issue of enormity were assessed from the perspective of Jami.Lastly, it is given place to Jami's opinions, who was a social opponent, about the philosophers, poets, philosophers, sufis, jurists, and rafidis. 381
Databáze: OpenAIRE