| Popis: |
Değer yargıları ile hukuk arasında sıkı bir ilişki vardır. Subjektif karakterli olan değer yargılarının hukuka nasıl yansıdıkları, topluma hakim değer yargılarının hukuku nasıl şekillendirdiği hem felsefi hem de hukuki açıdan önem arz eden meselelerdir. Bu meseleleri incelerken özellikle ahlak, etik, kültür ve din gibi değer yargılarını oluşturan temel etmenler incelenmeyi gerektirmektedir zira, kişinin hayatında yönünü belirlemesine yardımcı olan ve adeta pusula görevi gören değer yargıları, bu dört temel olgu ile oluşmaktadır. Anayasal metinlerde ise, bu dört temel değer yargısına artık doğrudan rastlanmasa da; değer yargılarının birer yansıması olarak insan onuru ve insan haklarını, anayasaların ?temel değerleri? olarak görebiliriz. Between law and values exists a very strong bond. In terms of legal and philosophical thought, it is of great importance to understand in what kind of relation values, which are subjective in their nature, and laws stand to each other. For this purpose it is necessary to discuss main values such as morals, ethics, religion and cultures as they are like compasses that help to find someone?s way in life. As it is almost impossible to find these four values in constitutions, we preferred to discuss the reflections of them, such as the human dignity and human rights as fundamental values in constitutions. 128 |
