Popis: |
Giriş: Bipolar bozukluk, bozulmuş aile ve arkadaşlık ilişkileri, kötü akademik performans, hospitalizasyon, intihar girişimleri gibi belirgin problemlere yol açan halk sağlığı sorunudur. Yüksek morbidite, mortalite ve kronik seyir göz önüne alındığında, bipolar bozuklukta erken tanı ve tedavinin kritik olduğu görülmektedir. Bu çalışmada, bipolar bozukluğu olan ergenlerin hastalık tanısı almadan önce öncül belirtiler yaşayıp yaşamadığı, öncül belirtiler yaşıyorlarsa bu belirtilerin bipolar bozukluğa özgü olup olmadığının saptanması amaçlanmıştır.Yöntem: 13-19 yaş aralığında toplam 121 olgu (30 erken başlangıçlı psikoz (EBP), 33 bipolar bozukluk (BB) ve hasta grubu ile yaş ve sosyo-ekonomik seviye bakımından eşlenmiş 58 sağlıklı kontrol (SK)) çalışmaya alındı. Tüm olgulara sosyodemografik veri formu, ÇDŞG-ŞY, Çocukların Global Değerlendirme Skalası ve Premorbid Uyum Ölçeği uygulandı. EBP grubundaki hastalar için ilk psikotik atak dönemindeki ve son değerlendirmedeki Pozitif ve Negatif Sendrom Ölçeği puanları, BB grubu için yaşam boyu çizelgesi, ÇDŞG-ŞY sonuçları, 2 çocuk ve bir erişkin psikiyatristinden oluşan juriye sunuldu ve hastanın tanısı üç kişilik jürinin ortak karara varması durumunda kabul edildi. Prodromal dönemin sorgulanması için, her hastaya literatürden faydalanarak oluşturulmuş 79 belirtinin ilk atak öncesinde var olup olmadığı, varsa şiddeti, sıklığı ve kötüleşmesi sorgulandı. Yalnızca orta ve ciddi seviyede olan ve ilk manik atak veya psikotik atak öncesinde yeni ortaya çıkan veya kötüleşen semptomlar prodromal belirti olarak kabul edildi.Bulgular: BB grubunda ortalama prodromal dönem süresi 26,310 ay, EBP grubunda 23,312,1 aydı. BB grubunun %87,9'unda, EBP grubunun ise %73,4'ünde prodromal dönem 12 aydan uzundu. BB grubunda görülen prodromal belirtiler çoğunlukla genel belirti, eşik altı depresif belirti ve eşik altı manik belirti semptom kümelerinden oluşmaktaydı ve olguların %50'den fazla görülen belirtiler: depresif duygudurum (%66,7), sinirlilik (%63,6), karşıt olma davranışları (%51,5), okul işlevselliğinde bozulmaydı (%51,5). Prodromal semptomların çoğu, EBP ve BB gruplarında benzer sıklıkta görülmekteydi. Yalnızca enerji artışı, özgüven artışı, dürtüsellik, özkıyım düşünceleri, uykusuzluk, karşıt olma davranışları ve öfke patlamaları BB grubunda, süphecilik ise EBP grubunda, istatistiksel olarak anlamlı olacak şekilde daha yüksek sıklıktaydı. Prodromal dönem belirti kümeleri açısından ise EBP ve BB ayrımında, her iki grup arasında görülme sıklığı açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmasa da 3 depresif belirti olmasının BB riskini; temel belirti, APS ve 2 negatif belirtinin bulunmasının ise EBP riskini yaklaşık olarak iki kat arttırdığı saptandı. EBP ve BB grupları arasında görülme sıklığı açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanan AMSS'nin varlığının BB riskini 5,61 kat; Kısa Süreli Geçici ve Sınırlı Psikotik Semptomun bulunmasının ise EBP riskini 4,69 kat arttırdığı bulundu. BB grubunu SK'den ve EBP'den ayırt etmekte ön gördürücü olan semptom kümeleri lojistik regresyon aracılığıyla değerlendirildi. Analize göre, SK ile kıyaslandığında, istatistiksel olarak anlamlı olacak şekilde AMSS'nin (p=0,034) ve 2 depresif belirtinin (p=0,007) varlığının BB riskini arttırdığı tespit edildi. BB ile EBP ayrımında ise yine istatistiksel olarak anlamlı olacak şekilde Kısa Süreli Geçici ve Sınırlı Psikotik Semptom (p=0,016) varlığının EBP riskini, AMSS (p=0,003) ve DEHB (p=0,012) varlığının ise BB riskini arttırdığını saptandı. Sonuç: BB'nin işlevselliği yaşam boyu ciddi derecede etkileyen, yüksek morbidite ve mortalite ile seyreden psikiyatrik bir bozukluk olması sebebiyle, prodromal dönem, hastalığın ortaya çıkmasının engellenmesi, geciktirilmesi ya da şiddetinin hafifletilmesi açısından önemli bir hedeftir. Çalışmamızda BB olan ergenlerin çok büyük kısmında erken müdahaleye imkan tanıyacak uzunlukta prodromal dönem olduğu, özellikle eşik altı ve manik belirti kümesinin BB'yi SK'dan ayırt edici olduğu, EBP ile BB'nin prodromal dönemlerinin ayırt edilmesinde ise Kısa Süreli Geçici ve Sınırlı Psikotik Semptom, AMSS belirti kümesi ve DEHB tanısının yol gösterici olabileceği bulunmuştur. Introduction: Bipolar disorder (BD) is a public health problem which leads to problems such as impaired family and peer relationship, poor academic performance, hospitalization, suicidal attempts. Considering high morbidity, mortality and chronical course, early diagnosis and intervention of BD seems to be critical. In this study, it was aimed to determine if adolescents with BD experience prodromal symptoms before first full episode. If prodromal stage was present, it was also proposed to find specificity and sensitivity of these symptoms for BD.Method: 121 adolescents (30 early onset psychosis (EOP), 33 bipolar disorder (BD), 58 healthy control who was matched with the study groups according to age and socioeconomic status) aged between 13-19 were recruited to study. Sociodemographic data form, K-SADS, Childhood Global Assessment Scale, and Premorbid Adjustment Scale were applied to each patient. Total scores of Positive and Negative Syndrome Scale at the first psychotic episode and final evaluation for EOP group, lifechart for BD group, and results of K-SADS were presented to a jury consisting of two child and one adult psychiatrist. Diagnosis of the patient was accepted if the three-person jury had a joint decision. In order to evaluate the prodromal stage, each patient was questioned whether or not there were 79 symptoms, formed according to literature, before their first full psychotic or manic episode. If symptom was present, severity, frequency, and worsening were assesed. Only at least at moderate severity, newly emerging or worsening symptoms prior to the first manic episode or psychotic episode were considered as a prodromal symptom.Results: Average duration of prodromal stage was 26,310 and 23,312,1 months in BD and EOP, respectively. Prodromal stage was longer than 12 months in 87,9% of the BD group and 73,4% of the EOP group. Most prevalent prodromal symptom clusters seen in BD consisted general symptoms, attenuated manic and depressive symptoms. Symptoms frequent than 50% of the cases were: depressive mood (66,7%), irritability (63,6%), oppositional behaviors (51,5%), and impaired school functioning (51,5%). Most of the prodromal symptoms were similar in BD and EOP. Only increased energy, inflated self esteem, impulsivity, suicidal thoughts, sleeplessness, oppositional behaviors and temper tantrums were more prevalent in BD; on the other hand, suspiciousness was more frequent in EOP as statistically significant. In terms of prodromal symptom clusters, despite lack of statistically significant differences between groups, approximately two fold increased risk was detected when presence of 3 depressive symptoms for BD; presence of basic symptoms, APS, and 2 negative symptoms for EOP. On the other hand, there was a statistically significant difference in the prevalence of AMSS and BLIPS between the EOP and BD groups. The presence of AMSS had 5,61 fold and the presence of BLIPS had 4,69 fold increased risk for BD and EOP, respectively. Logistic regression analyses were used to predict which prodromal symptom clusters predictive of distinguishing BD group from EOP and healthy controls. It was revealed that presence of AMSS (p=0,034) and 2 depressive symptom (p=0,007) increased the risk of BD compared to healthy controls. Differentiating BD from EOP, presence of AMSS (p=0,003) and ADHD (p=0,012) increased risk of BD; however, presence of BLIPS (p=0,016) enhanced risk of EOP. Conclusion: Since BD is a psychiatric disorder impairing lifelong functioning, causing high morbidity and mortality, the prodromal stage of it is an important target in terms of preventing, delaying or alleviating the severity of the disease. In our study, we found prodromal period that was long enough to allow for early intervention in the majority of adolescents with bipolar disorder. It was revealed that especially attenuated manic and depressive symptom clusters were differentiating BD from healthy controls. Otherwise, symptom clusters of BLIPS-AMSS, and ADHD diagnosis could be guide in differentiating of BD and EOP in prodromal stage. 259 |