Popis: |
Bu çalışmanın amacı özel ve devlet okulu yöneticilerinin mesleki tükenmişlik düzeylerini belirlemek ve kurum türüne göre yöneticilerin mesleki tükenmişlik düzeyleri arasında bir fark olup olmadığını bulmaktır. Çalışma ayrıca yöneticilerin mesleki tükenmişlik düzeylerine bazı değişkenlerin etkisini incelemeyi hedeflemektedir. Çalışmanın ikinci temel amacı özel ve devlet okulu yöneticilerinin mesleki tükenmişliğe, duygusal tükenmişliği, duyarsızlaşmayı, kişisel başarı hissini tetikleyici faktörlere ve mesleki tükenmişlikle başa çıkma yollarına ilişkin görüşlerini irdelemeyi hedeflemektedir. Çalışmada karma araştırma deseni kullanılmıştır. Çalışmanın birinci araştırma sorusunu cevaplamak üzere 22 maddeden ve üç alt boyuttan oluşan Maslach Tükenmişlik Ölçeği ile 207 yöneticiden veri toplanmıştır. Çalışmanın ikinci temel araştırma sorusunu cevaplamak üzere yarı-yapılandırılmış görüşme soruları veri toplama aracı olarak kullanılmıştır ve sekiz yönetici ile odak grup görüşmeleri gerçekleştirilmiştir. Nicel verilerden elde edilen bulgular özel okul yöneticilerinin devlet okulu yöneticilerine göre istatistiksel olarak anlamlı bir boyutta daha fazla mesleki tükenmişlik hissettiğini göstermektedir. Devlet okulu yöneticilerinin özel okul yöneticilerine göre daha fazla duygusal tükenmişlik yaşadığı, duyarsızlaşma alt boyutunda ise özel okul yöneticilerinin devlet okulu yöneticilerine göre daha fazla duyarsızlaşma yaşadığı bulunmuştur. Özel okul yöneticilerinin kişisel başarı hissi düzeylerinin devlet okulu yöneticilerinin kişisel başarı hissi düzeylerine göre daha fazladır. Eğitim yöneticilerinde mesleki tükenmişliğe istatistiksel anlamda önemli bir etkisi olan değişkenlerin mesleki deneyim ve kurum türü olduğu bulunmuştur. Mesleki tükenmişlik düzeyi üzerinde istatistiksel anlamda önemli bir etkisi olmayan değişkenler ise yöneticilerin eğitim seviyesi ve görev yaptıkları kademedir. Odak grup görüşmelerinden elde edilen bulgular yöneticilerin mesleki ve duygusal tükenmişliği tetikleyen faktörler arasında velileri işaret ettiği bulunmuştur. Mesleki duyarsızlaşma yaşamadıklarını belirtmiş, yalnızca öğretmenlerin ve öğrencilerin bazı taleplerine karşı duyarsızlaşma yaşadıklarını ifade etmişlerdir. Yöneticiler kişisel başarı hislerinin yüksek olmasının nedenini hizmet içi eğitimlerle, alan okumalarıyla ve bazı kişisel faktörlerle açıklamışlardır. Mesleki tükenmişliği önlemek adına hizmet içi eğitim programları, çalışma saatlerinde düzenlemeler ve performans değerlendirilmeleri vurgulanmıştır. Bu çalışmada elde edilen nicel ve nitel bulguların eğitim yöneticileri ile yapılacak çalışmalara örnek teşkil etmesi ve alanda gerçekleşecek hizmet içi eğitim programlarına katkı sağlaması umulmaktadır. This thesis study primarily aims to investigate burnout levels in school principals working in private schools and in state schools. The study also aims at exploring whether certain variables have an impact on principal burnout. The second main aim in this thesis study is to investigate principals' opinions about factors which trigger occupational burnout, emotional burnout, depersonalization, and personal accomplishment as well as their suggestions on how to prevent occupational burnout. Descriptive research method is chosen as a way of investigation. In order to answer the first research question, quantitative data was collected by Maslach Burnout Inventory, which has 22 items and three sub categories. Data was collected from 207 school principals. In order to answer the second main research question, semi-structured interviews were conducted with four private school principals and four state school principals seperately. It was revealed that the burnout level of private school principals was higher than state school principals' burnout level. The difference was found to be statistically significant. State school principals were found to have higher levels of emotional burnout, while private school principals showed a higher level of depersonalization and personal accomplishment. The difference was found to be statistically significant. Principals' work experience and the schools they work in were found to have an impact on burnout. The effect was found to be statistically significant. However, principals' level of education and the category they work in did not have any effect on burnout level. Focus group interviews revealed that both groups of principals agreed parents are the primary factor that triggers occupational burnout. Principals stated they did not get depersonalized, except for some of the requests coming from teachers and students. Principals claimed that the feeling of personal accomplishment is related to the in-service training programs, reading habits and some personal factors. To prevent occupational burnout, principals suggested that there should be more in-service training programs, regulations in working hours and performance evaluations. It is hoped that the present study helps conducting further research reated to principals and in-service training programs designed for the needs of school principals. 147 |