Popis: |
ÖZET Bu araştırmada, Cumhuriyet döneminde ortaya çıkan kadın hakları hareketlerini -tarihsel, toplumsal, ideolojik ve siyasal güç dinamiklerini de esas alarak- ortaya koymaya çalıştım. Çalışmamın temel sorusu :Türk modernleşme deneyiminin kadın haklarının kazanılması ile özdeşleşmesinde ve daha sonra muhalif bir hareket olarak İslamcı kadınların hem laik cumhuriyet elitleri hem de geleneksel İslamcılar ile karşı karşıya gelmesinde hangi tarihsel süreçler etkili olmuştur. Bu ana soru çerçevesinde gerek modernleşme ideolojisinin taşıyıcı unsurları olarak, gerekse modernleşme karşıtı geleneksel İslamcı muhalif hareketlerin tabanlarını genişletmekte fonksiyonelleşen/fonksiyonelleştirilen kadınların kimlik oluşturma süreçlerindeki paralellikleri göstermeye çalıştım. Bu çalışmada elde ettiğim bulgular; Cumhuriyetin kuruluş devresinde kadınların yurttaşlık bilincine, dahası ciddi bir siyasal bilince sahip olduklarını göstermektedir. Cumhuriyetin ilk dönemlerinde kadınların bu bilinçleri dolaylı yolla yani 'ataerkil dayanışma' ile bastırılmış ve kadınlar homojenleştirilerek modernleşme ideolojisi doğrultusunda fonksiyonelleştirilmişlerdir. Resmi tarih söyleminde bu kadınlar `kurtarılmış kadınlar` olarak borçlandırılmışlar ise de; işin gerçeği aynı kadınların 'Cumhuriyeti kurtaran kadınlar' olması ve bu gerçeğin erkek merkezli tarih söylemi ile tarihten gizlenmesidir. Yine aynı paralellik 1960 sonlarında geleneksel İslamcı muhalif hareketlerin kadınları kendi ideolojisi doğrultusunda fonksiyonelleştirerek homojenleştirmesi ve tabanlarını genişletmesinde de görülmektedir. Geleneksel İslamcı kitlenin kadınları Cumhuriyet modernleşmesinin sunduğu fırsat alanını kullanarak geleneksel İslami yapı içinde kadınlık bilincini geliştirmiş, bu yapıyı sorgulamaya almışlar ve geleneksel İslami yapı içinde farklılıklarını vurgulamaya hatta ayrışmaya başlamışlardır. Geleneksel İslami yapı içinde kadınların homojen görüntüsünün heterojenleşmesi ve bu durumun kadınların denetimini zorlaştırması tehlikesine karşı bu kez de geleneksel İslamcılar 'ataerkil dayanışma' ile bu `sorunu` çözme yoluna gitmişlerdir.Araştırmada, temelde birbirine karşıtlık/muhalif görüntüsü veren hareketlerin gerek kadınlar gerekse muhalif ideolojik hareketler bağlamında gösterdikleri paralellikleri ortaya koymaya çalışırken tarihsel, sosyolojik ve antropolojik veri ve yaklaşımlardan yararlanılmıştır. IV SUMMARY In this research, I have tried to reveal the value of the women's rights movements that have risen during the foundation years of the Republic by focusing on the historical, social, ideological and political power dynamics of the period. The basic question of the research is twopold: Which historical processes were influential on the identification of the modernization experience with women's rights and then on Muslim women's conflict with both the secular republic an elites and traditional Muslims? In this framework, I have tried to point out the parallelism between women who had functioned or had been made to function both as carriers of modernization and as enlargers of the base of traditional Muslim oppositon movements while striving to define their raenthties The data I have gotten during my study indicates that women had the notion of citizenship and even considerable political consciousness during, the foundation of the Republic. This consciousness of women was suppresed in an indirect way, namely by 'patriarchal solidarity'. Women were concieved as a single homogenous category with distinctive characteristics by the ideology of modernization. The formal history discourse, indepted the women and defined them as `saved women`, when in fact it was the women who 'saved the Republic'. This fact was hidden because of male centered historical discourse. Again, one can see the parallelism in the case of the traditional Muslim opposition movements' and the way they assimilated the women by making them function in the direction of their ideology and for enlarging their suppart base. Since the late 1960's traditional Muslim women have improved the feminist consciousness and begun to emphasize their differences as opposed to their homogenous group image in traditional Muslim structures by making use of opportunities given by Republican modernization. Increased differentiation among traditional Muslim women made their control by men difficult. In this situation, traditional Muslims havetried to overcome this problem of control, again by making use of 'patriarchal solidarity'. In trying to show the parallelism between the two ideologically opposed movements' treatment of women. I have made use of historical, sociological and anthropological data and approaches. 319 |