Popis: |
Doğa insan ilişkisinde, kendini doğanın üzerinde gören insanoğlu, ona karşı yaklaşımını her zaman mücadele ve müdahale kavramları çerçevesine hapsetmiştir. Oysa insanoğlu `insani` uygarlığının temellerini atmadan önce, düşünsel ve sanatsal tavrını, doğa ile karşılıklı etkileşim içerisinde oluşturmuştur. Doğa ile anlaşma ve uyuşma esasına dayanan bu ilişki biçiminin kopuşu ile tarım devrimi, yani insanın doğaya hükmedebileceğini kavraması başa baş gelişmiştir. İnsanın doğaya müdahalesinin görsel ifadesi kendisini, yerleştiği ve mülkleştirdiği doğada, sürülmüş topraklar suretiyle gösterir. Müdahale yetisiyle kazandığı bu zaferlerin anıtlarını da, diktiği gökdelenleriyle pekiştirmiştir. Sanatta 1900'lerden sonra, bir süre doğadan kopmak gerekliliğinin savunulmasına rağmen, işleyiş süreci ve içsel karakterinde barındırdığı diyalektik yapısıyla, yeryüzü sanatı, yoksul sanat ve ekolojik sanat gibi hareketlerce, özünde doğaya dikkat çekilerek, insanoğlunun ona sahip çıkması gerektiği vurgulanmak istenmiştir. İnsanın doğada bıraktığı izlerin, tekrar doğa tarafından kendi içsel bütünlüğüne katılmasına duyulan hayranlıktan yola çıkılmıştır. Doğanın, üzerinde insan olsun ya da olmasın, işlemeye ve oluşmaya devam edeceği düşüncesiyle, toprak üzerindeki insan eylemleri, sürülmüş arazilerin temel alındığı kompozisyonlarla oluşturulmuştur. Aynı zamanda, kapitalist üretim ve tüketim ilişkileri sonucu doğanın dengesiz kullanımı nedeniyle, yok olabileceği tehlikesinin de dikkatten kaçırılmaması gerekir. Anahtar sözcükler: Doğa, insan, ilişki, müdahale, uygarlık, yeryüzü sanatı. In the correlation between man and nature, man confined this relationship in concepts of struggle and intervention due to his superiority complex. However prior to laying the foundations of his `humanitarian` civilization mankind was shaping his conceptual and artistic attitude by a mutualinteraction with nature. The disunification of this relation that was based on understanding and harmony, started with the agricultural revolution; the comprehension of man that he can rule the nature. Mankind's intervention to nature finds various visual expressions in habited and assimilated nature such as tiled fields. Skyscrapers stiffens the human victory over nature as monumets of manipulation. Although in early 1900's it's been suggested that art must diverge from nature, by 1 960's movements like land-art, arte-povera and ecological-art draw attention to nature with their innate dialectical composition and costructive processes, stressing that man should cherish and protect the nature. The admiration of nature's ability of integrating the human trails back to its internal wholeness, sets the way to this project. The idea that nature will function and evolve with or without man is reflected by compositions of tiled fields that stands for human intervention to nature. Also the human threat of destructing the nature by his unbalanced capitalist production and consumption relations must not be overlooked. KEY WORDS: Nature, man, relationship, intervention, civilization, land-art. 67 |