Popis: |
Bu tezin amacı, bir edebiyat eserinde, hikayenin geçtiği temsili mekân olan yazınsal mekân kavramını, Henri Lefebvre'in mekân üçlemesi üzerinden araştırmaktır. Orhan Pamuk'un geniş ölçüde takdir gören romanı ve buna bağlı olarak mevcut müzesi; Masumiyet Müzesi'nde mekân temsili, bir anlatının mimari bir forma dönüştüğü özgün bir örnek olması sebebiyle, örnek alan çalışması olarak ele alınacaktır. Lefebvre'in mekâna sosyal bir ürün olarak bakan üçlemesi, yazınsal mekân kavramını anlamlandırmak adına inceleme niteliğinde bir araç olarak kullanılacaktır. Mekânın anlatı içerisinde kendiliğinden, bağımsız bir anlatı oluşturabileceği gerçeğine dayanarak, Orhan Pamuk'un tasarımı, günlük eşyalar olmaksızın tüm roman boyunca ve mevcut müzesinde bir eksiklik hissinin ortaya çıkacağı zengin bir tasarım mekânıdır. Buna ek olarak, bu çalışma, Orhan Pamuk'un romanla örtüşen İstanbul'daki müzeyi tasarlatmasında ve inşa ettirmesinde etken olan faktörleri incelemektedir. Yazınsal mekân ve tasarlanan mekânı bir araya getirmek, mekân kavramını çok yönlü tartışabilmek adına özgün bir örnek oluşturmaktadır. Sonuç olarak, mekân üzerine kurgulanmış olan pek çok mevcut teori arasından Lefebvre'in üçlemesinin seçimi, Lefebvre'in de yazınsal mekânların mimari olarak temsil edilebilmesinin daha iyi olacağını kabul etmesiyle, yazınsal bir mekânın, mimari bir mekâna dönüşümünü açıklamada gerekli olan zemini ve esnekliği sağlamıştır. The aim of the thesis is to explore the notion of literary space in a work of literature with regards to Henri Lefebvre's spatial triad. Orhan Pamuk's representation of space in his acclaimed novel; The Museum of Innocence and the actual museum along with the narrative will be referred as the case study since it is a unique example of a narrative transforming into an architectural form. Lefebvre's triad that looks at space as a social product, will be applied as an investigatory tool to understand the notion of literary space. Relying on the fact that space can be a narrative acting independently within the narrative itself, Pamuk's design becomes an affluent space for everyday life objects, without which, a sense of inadequecy would occur all throughout the novel and the actual museum. The thesis further contemplates on the influential factors on Orhan Pamuk's designing and having established an actual museum in Istanbul that corresponds with the novel. Bringing together literary space and designed space provides a unique example to discuss the notion of space in multifaceted ways. Conclusively, the main principle behind the selection of Lefebvre over many other existing theories on space is that Lefebvre's spatial categories has provided the necessary grounds and flexibility in explaining the transition from a literary work into an architectural one on account of his acknowledgement that it would be better if the space in literary texts could be represented architecturally. 108 |