Popis: |
Gürültü maruziyetinin işitsel ve işitsel olmayan sağlık problemlerine neden olduğu bilinmektedir. İşitsel olmayan etkilerin genellikle strese bağlı oluştuğu ve stres düzeyinin gürültü hassasiyetine göre değiştiği belirtilmektedir. Gürültü hassasiyetini değerlendirmek adına dünya çapında yaygın olarak `Weinstein'ın Gürültü Hassasiyeti Ölçeği` (WGHÖ) kullanılmakta olup Türkçe adaptasyonu yapılmıştır. (Tr-WGHÖ). Literatürde gürültü hassasiyetinin işitme kaybı ile ilişkisi bulunmadığı belirtilmekle birlikte bireylerin mevcut işitme kalitesi ile ilişkisini inceleyen bir çalışmaya ulusal ve uluslarası literatürde rastlanmamıştır. `Konuşma, uzaysal algı ve işitme kalitesi'' (KUİK) ölçeği bireylerin işitmesini, kendi kendine puan vererek değerlendirmesine imkân sağlamakta olup Türkçeye uyarlanmıştır. Çalışmamızda gürültü hassasiyeti ile işitme kalitesi arasındaki ilişkiyi odyolojik değişkenler ışığında incelemeyi amaçladık. Bu amaçla yaşları 18-55 arasında değişen 59 (21 Erkek, 38 Kadın) normal işiten ve 57 (22 Erkek, 35 Kadın) işitme kayıplı, toplam 116 katılımcıya odyolojik değerlendirmeler ile birlikte Tr-WGHÖ ve KUİK Ölçeği uygulanmıştır. Tr-WGHÖ skoruna göre alt ve üst 1/3 hassas ve hassas olmayan grup olarak ayırdığımızda normal işitmeye sahip 59 deneğin hassas olmayan grubunun ortalaması 62,55 +/- 11,58, hassas grubunun ortalaması 104,19 +/- 7,85 olarak ve işitme kayıplı 57 deneğin hassas olmayan grubunun ortalaması 59,38 +/- 13,52, hassas grubunun ortalaması 103,0 +/-6,79 olarak saptanmış. Katılımcıların saf ses ve konuşma odyometrisi değerlerinin gürültü hassasiyetleri ve işitme kalitesi skorları ile ilişki araştırılmıştır. Hem normal işiten hem de işitme kayıplı katılımcılar arasında gürültü hassasiyeti olan ve olmayan kişilerin işitme kalitesi skorları karşılaştırılmış ve anlamlı bir fark elde edilememiştir. Bu çalışmayla, gürültü hassasiyetinin saf ses ortalaması ile bir ilişkisi olmadığı doğrulanmakla birlikte ilk kez işitme kalitesi üzerinde de bir etkisi bulunamamıştır. Noise exposure is known to cause auditory and non-auditory health problems. It's stated that non-auditory effects usually occur due to stress and the stress level changes according to noise sensitivity. In order to evaluate noise sensitivity, `Weinstein's Noise Sensitivity Scale` (WNSS) is widely used throughout the world and Turkish adaptation has been made. (Tr-WNSS). Although it is stated in the literature that noise sensitivity is not associated with hearing loss, a study examining the relationship between noise sensitivity and hearing quality of individuals has not been found in national and international literature. The `Speech, Spatial Perception and Quality of Hearing` (SSQ) scale enables individuals to evaluate their hearing by giving them a self-score and is adapted to Turkish. In this study, we aimed to investigate the relationship between noise sensitivity and hearing quality in the light of audiological variables. For this purpose, a total of 116 participants (59 normal hearing and 57 hearing loss) aged between 18-55 were evaluated with audiologic evaluations, Tr-WNSS, and SSQ Scale. When the upper and lower 1/3 sensitive and non-sensitive groups were separated according to Tr-WNSS score, the mean of the non-sensitive group of 59 subjects with normal hearing was 62,55 +/- 11,58, and the average of the sensitive group was 104,19 +/- 7,85, and the mean sensitivity of the non-sensitive group of 57 subjects with hearing loss was 59,38 +/- 13,52, and the mean of the sensitive group was 103,0 +/-6,79. The correlation between pure tone and speech audiometry values and noise sensitivity and quality of hearing scores was investigated. The quality of hearing scores of the individuals with and without noise sensitivity were compared between the participants with normal hearing and hearing loss and no significant difference was obtained. In this study, it was confirmed that noise sensitivity was not related to pure tone average, but for the first time there was no effect on hearing quality. 111 |