| Popis: |
İkinci Dünya Savaşı'nın sonundan itibaren ortaya çıkan Soğuk Savaş Amerika Birleşik Devletleri'nin zaferiyle sonuçlanmış ve ABD tek kutuplu dünyanın lideri olarak ortaya çıkmıştır. Ancak kırk yıldan fazla süren bu süreçte ABD, yeni dünya düzenini kurmak, dünyaya hükmetmek ve hegemonik kontrolünü genişletmek adına kaynaklarını bu yönde harcamak zorunda kalmıştır. Her devletle ayrı ayrı ilgilenmek ve bu doğrultuda dış politika geliştirmek ABD'yi yormuş ve mevcut düzenin devam ettirilebilmesi için yeni ve daha pratik bir dış politikanın geliştirilmesi hasıl olmuştur. Bu yeni dış politika, bulunduğu konum itibariyle kendi bölgesini ve çevre ülkeleri etkileyebilen, ayırt edici özellikleriyle bölgesinde lider olarak kabul edilen eksen (pivotal) devletleri belirlemeyi ve bu devletler üzerinden Amerika'nın dünya liderliğini ve ulusal çıkarlarını devam ettirmeyi amaçlamaktadır. Belirlenen bu eksen devletler arasında Türkiye, bulunduğu konum ve ABD ile sahip olduğu uzun ikili ilişkiler neticesinde çok önemli bir yere sahiptir. Bununla birlikte ABD, Asya ile Avrupa'yı birbirine bağlayan ve çıkarları açısından Orta Doğu gibi çok önemli bir coğrafyaya sınır olan Türkiye'ye özel önem vermektedir. Türkiye'nin eksen ülke olma özelliği tartışılmazken, yeni Donald Trump yönetimi Türkiye'nin önemini yok sayan, iki ülke arasındaki diyaloğu baltalayan, Türkiye'nin milli güvenliğini tehdit eden ve uluslararası ilişkiler açısından her geçen gün belirsizliğini koruyan negatif bir dış politika yürütmektedir. Bu tez, bir eksen ülke olarak Türkiye'nin mevcut şartlar altındaki konumunu ve Amerika Birleşik Devletleri ile Türkiye arasındaki ilişkileri Suriye platformu üzerinden incelemeyi hedeflemektedir.Anahtar Kelimeler: Amerika Birleşik Devletleri, Türkiye, Suriye, Eksen Ülke, Soğuk Savaş, Dış Politika, Donald Trump The Cold War which emerged with the end of the Second World War was concluded with the triumph of the United States, and it ultimately showed up as a leader of the unipolar world. However, the U.S. had to spend its resources to establish a new world order, to dominate the world and to extend its hegemonic control during this process that lasted more than forty years. Dealing with every country one by one and developing foreign policy in this direction have tired the U.S. out and new and a more practical foreign policy has been required to maintain the current order. This new foreign policy aims to maintain U.S. world leadership and the continuation of its national interests by determining the pivotal states which have the capacity to affect their regions and neighboring countries with their advantageous locations and distinguishing features. Turkey which is among the chosen states in this policy occupies a significant place due to its location and deep-rooted bilateral relations with the U.S. Besides, the U.S. pays particular attention to Turkey which connects Asia and Europe and forms a border with a very important geography, the Middle East, from which the U.S. derives benefits. As Turkey's pivotal status is indisputable, new Donald Trump Administration pursues an unfavorable foreign policy that disregards Turkey's significance, sabotages the dialogue between the two countries, threatens Turkey's national security and still remains uncertain in international relations. In this study, I aim to scrutinize the current pivotal status of Turkey under existing conditions and U.S.-Turkish relations on the basis of the Syrian question.Key Words: United States of America, Turkey, Syrian, Pivotal State, The Cold War, Foreign Policy, Donald Trump 110 |
