The Effects of Cyberpunk Culture on Architecture: West Ataşehir Case

Autor: Kefeli, Selim Yakup
Přispěvatelé: Girginkaya Akdağ, Suzan, Mimarlık Anabilim Dalı
Jazyk: angličtina
Rok vydání: 2020
Předmět:
Popis: İnsanoğlu daha iyi bir yaşam alanı ve gelecek için her zaman ütopyalar yaratmıştır. Fakat aydınlanma ve sanayi devrimi ile birlikte, bu ütopya fikirleri zamanla yerini disyopyalara bırakmıştır. Bu çalışma, kentsel dönüşüm projeleri ile bir bilim kurgu alt türü olan siperpunk arasındaki ilişkiyi araştırmaktadır. Siberpunk, distopik bir bilim kurgu alt türüdür ve 'yüksek teknoloji, düşük hayat standartları' şeklinde özetlenebilir. Bir çok mimar, tasarımcı ve filozof için günümüzün kentsel dönüşüm ve toplu konut projeleri siberpunk'ın fikirlerini temsil etmektedir. Bu çalışma, bu tarz fütüristik alanlarda insanların mekansal karakter algılarını anlamayı amaçlamaktadır.Öncelikle, fütüristik mimarinin insanların 'mekan algısı'na etkisini tartışmak için, siberpunk edebiyatından ve filmlerden bahsedilecektir. Ardından, Istanbul'un yeni inşa edilmiş bir alanı olan Batı Ataşehir bölgesinde bir alan çalışma yapılacaktır. Uygunluk örneklemesi ile seçilen tasarımcılar ve tasarımcı olmayan bireylerden oluşan, yaşları 22 ile 68 arası değişen, 58 kişilik bir gruba, Batı Ataşehir ve fiziksel çehresi hakkındaki fikirlerini almak amacıyla iki anket yapılacaktır. Sonuçlar 21 bi-polar ve yedi sonuçlu sıfat ölçeklendirme metoduyla değerlendirilecektir (Craik, 1972 and Kasmar, 1988). Ataşehir'in mekansal karakteri ile en çok alakası olan sıfatlar belirlenecektir. Katılımcıların fütüristik mimariye aşina olup olmadıklarına göre gökdelen, cami, apartman ve silüet gibi mekansal özelliklerin algıları tartışılacaktır. Araştırmanın amacı bu fütüristik mekanlarda ziyaretçilerinin kendilerini yabancı mı yoksa bu mekanlara yakın mı hissettiklerini bulmaktır. Sonuçlar ortaya çıkarmıştır ki katılımcıların büyük bir bölümü kendilerini bu mekanlara aşina hissederken aynı zamanda bu mekanlardan hoşlanmamaktadır.Günümüzde şehirler ne kadar distopik mekanlara benzemeye başlamış olsa da, insanların bu fütüristik alanlarda nasıl hissettiklerini anlamak önemlidir. Insanların benzer alanlardaki değerlendirmeleri, yeni mekansal planlamaları, mekanların ve şehirlerin karakteriyle daha uyumlu hale getirebilir. Mankind has always developed utopias for a better living environment and future. However, with the enlightenment and industrial revolution, the very ideas of utopias have turned into dystopias. This thesis deals with urban transformation projects and their resemblances with science fiction subgenre 'cyberpunk'. Cyberpunk is a dystopic subgenre of science fiction which can be summarized as 'high tech, low life'. For many architects, designers, and philosophers, urbanization, and mass housing of our era represent the ideals of cyberpunk culture. This study aims to understand the perception of spatial character in such futuristic environments. As for the beginning, cyberpunk literature and movies are referred to discuss the effects of futuristic architecture and the 'sense of place' related to aesthetic quality. Afterward, a case study is executed for West Ataşehir district, which is a newly built area in Istanbul. With convenience sampling, two surveys are conducted to a group of 58 participants, including designers and non-designers aged between 22-68, about their conceptions of the environmental quality in Ataşehir and its associated physical features (buildings, green areas, streetscape, and the skyline). Results are evaluated according to a set of 21 bi-polar, seven-point adjective rating scales (Craik, 1972 and Kasmar, 1988). Meanings of the results that are mostly associated with Ataşehir's current spatial character are detected. Perception of different environmental features and forms including skyscrapers, mosques, apartment blocks, and the skyline are discussed concerning subjects' familiarity/unfamiliarity to futuristic architecture. The study aims to find out whether visitors feel alienated or familiar in these futuristic environments. Results indicate that they feel mostly familiar, however, that they at the same time dislike these kinds of environments.While current cities are becoming similar to dystopian places, it is substantial to understand how people feel in such futuristic environments. The assessment of opinions with similar analytical approaches may guide the planning of new spatial features that are compatible with the unique characteristics of environments and cities. 54
Databáze: OpenAIRE