Popis: |
Müzik yapılan her ortamda çalgının ortaya çıkarabileceği tınılar, o çalgının en ufak ayrıntısına kadar tüm özelliklerine bağlıdır. Çalgı icracıları çalgıdan çıkabilecek sesleri bilir ve bu sesleri üretmek için gerekli çalma yöntemlerini uygularlar. Beste yapan kişilerin ise bestelerinde yer alacak tüm çalgıları çalabilmesi ihtimalleri düşüktür. Hayal ederek ve akılda canlandırarak yazmak durumundadırlar. Ortaya çıkabilecek tınıları gerçekçi şekilde hayal edebilmek için çalgıyı çok iyi tanımak gerekir. Çalgının mızrap, el veya yay ile çalınması, boyutları, vurmalı, üflemeli veya telli olması, nasıl tutulduğu, nelerin icrasının mümkün olduğu veya olmadığı en ince ayrıntısına kadar bilinmelidir. Bu bilgileri bestecilik ve düzenlemecilik üzerine çalışan kişilere aktarmak üzere çalgılama ve orkestrasyon konulu kitaplar ve akademik yazılar yayınlanır. Bu bağlamda çalgı bilgisi veya enstrümantasyon olarak adlandırılan çalışma alanı, bestecilik ile doğrudan ilişkilidir, besteci ve icracı arasında köprü görevi görmektedir.Bir çalgıya müzik yazılabilmesi için o çalgının çalım yöntemlerinin, taşıdığı teknik imkân ve zorlukların belirlenmesi gerekmektedir. Besteci çalgıyı tanımak için birkaç farklı yönteme başvurabilir. Bu yöntemlerden ilki ve en eskisi, çalgıyı çalan kişi ile yüz yüze görüşmedir. Böylece çalgı hakkında tüm bilgilere birinci kaynaktan ulaşmak mümkündür. Fakat bu yöntem çok vakit alabilir, edinilecek bilgiler ise tek bir müzisyenin yeterlilikleri ile sınırlı olacak ve görüşme sırasında gözden kaçabilecek ayrıntılar için de tekrar buluşmak gerekebilecektir. Üstüne bilgi toplanan çalgı sayısı arttıkça, bu görüşmeler zaman açısından pratik bir çözüm olmaktan daha da uzaklaşacaktır.Çalgı bilgisi edinmek için ikinci yöntem de önceden yazılmış eserlerin notalarını incelemek olabilir. Bu yöntemde de her eserde her çalgının tüm özelliklerini gözlemlemek mümkün olmadığından çok fazla sayıda eser ile çalışmak gerekliliği doğar.Bestecinin kullanacağı üçüncü ve en geçerli çalgı bilgisi edinme yöntemi ise zaten önceden bu çalışmaları yapmış bir yazarın yayınından faydalanmaktır. Batı müziği alanında çalgısal müzik besteciliği Rönesans ve Barok dönemlerinden itibaren önem kazanmış ve her çalgı için o çalgıya uygun partilerin besteci tarafından yazılması uygulaması yaygınlaşınca bestecinin de çalgıları daha detaylı tanıması zorunluluğu doğmuştur. Bu nedenle batı müziği çalgıları üzerine çok sayıda ve çeşitli ihtiyaçlara yönelik çalgı bilgisi ve orkestrasyon kitapları bulunmaktadır.Türk halk müziğinde geleneksel icra ve müzik eğitimi yöntemlerinin etkisiyle çalgılar, repertuarın neredeyse tamamını oluşturan sözlü müziğe eşlik etme pozisyonunda bulunmaktadırlar. Dolayısıyla Cumhuriyet döneminde yapılan derlemelerin önemli bir çoğunluğu şan icracısını referans alarak yazılmıştır. Bu sebepten geleneksel müziğin notaya aktarım sürecinde çalgılara özel (idiyomatik) nota yazım uygulaması çok sınırlı kalmış, çalgıların teknik özellikleri ile çoğunlukla icracılar ve besteciler ilgilenmiştir. Oyun havası, halay gibi çalgısal eserler dahi gelenek dahilinde tek bir ezgisel hat olarak notaya geçirilmiş, çalgıların kendi özelliklerine göre bu hattı hangi çalım yöntemi ile ve hangi oktavdan icra edeceği gibi konular besteleme ediminin değil de icra etmenin bir parçası olarak süregelmiştir. İlerleyen zaman içinde Türk halk müziği çalgılarının geleneksel repertuar ve bağlamları dışında, gerek batı müziği çalgıları ile birlikte gerekse tek başlarına, batı müziği besteciliği disiplini çerçevesinde yazılmış eserler içinde kullanımı söz konusu olmaya başlayınca, bu çalgılar ile ilgili çalgı bilgisi içeren yazılı çalışmalara da ihtiyaç doğmuştur. Türk müziği çalgıları için beste yapanların ihtiyaçlarına yönelik yazılmış çalgı bilgisi ve orkestrasyon çalışmaları pek azdır, oysa çalgı eğitimi amaçlı çok sayıda metot yayınlanmıştır. Bunlara örnek olarak Erol Parlak'ın Şelpe Tekniği kitabı, Erdal Erzincan'ın Bağlama Metodu ve diğer Türk halk müziği çalgıları metotları gösterilebilir.Bu tez, söz konusu ihtiyaca yönelik yazılan bağlama ailesi, kemane ve karadeniz kemençesi çalgılarının enstrümantasyon çalışmasıdır. The timbre that the instrument can reveal in any environment where music is performed depends on all the characteristics of that instrument up to the smallest details. Instrument performers know the sounds that may come out of the instrument and apply the necessary playing methods to produce these sounds. However, composers are less likely to be able to play all the instruments which used in their compositions. They have to write by imagining and thinking in a virtual way. It is necessary to know the instrument very well in order to imagine the sounds in a realistic way. It should be known thoroughly whether the instrument is played with a plectrum, play with hand or bow, its dimensions, percussion, wind or string, how it is hold, what is possible or not. Books and academic articles on instrumentation and orchestration are published in order to transfer/deliver this information to those working on composition and arrange. In this context, the field of study called instrumentation is directly related to composer and it acts as a bridge between composer and performer.In order to write music to an instrument, it is necessary to determine the playing methods, technical possibilities and difficulties of that instrument. The composer can use several different methods to recognize the instrument. The first and oldest of these methods is face to face meeting with the person who plays the instrument. Thus, it is possible to reach all information about the instrument from the first source. However, this method may take a long time, and the information to be acquired will be limited to the competencies of a single musician and it may be necessary to meet again for details that may be overlooked during the interview. As the number of instruments on which information is collected increases, these interviews will be further away from being a practical solution in terms of time.The second method for obtaining instrument information may be to examine the notes of previously written works. In this method, since it is not possible to observe all the features of each instrument in every work, it is necessary to work with a large number of works.The third and most valid instrument information to be used by the composer is to benefit from the publication of an author who has already done these studies. In the field of western music, instrumental music composition has gained importance since the Renaissance and Baroque periods, and when the practice of writing suitable parties for each instrument by the composer has become widespread, the composer has to recognize the instruments in more detail. For this reason, there are many musical information and orchestration books on western musical instruments for various needs.With the effect of traditional methods of performance and music education in Turkish folk music, the instruments are in a position to accompany the verbal music, which constitutes almost the entire repertoire. Therefore, a significant majority of the compilations made during the Republican period were written with reference to the performer of the singing. For this reason, in the process of transferring traditional music to notes, instrument-specific (idiomatic) note writing practice was very limited, mostly the performers and composers were interested in the technical features of the instruments. Even instrumental works such as play air and halay have been recorded as a single melody line within the tradition, and it has continued as part of the performance of the instruments, rather than composing them, by which instrument and from which octave. In the future, when the Turkish folk music instruments began to be used both in conjunction with the western music instruments and alone, within the framework of the western music composition discipline, there was a need for written studies involving instrument knowledge. Instrument knowledge and orchestration studies written for the needs of composers for Turkish music are very few, whereas many methods have been published for instrument education. Examples of this are Erol Parlak's book of şelpe technique, Erdal Erzincan's Bağlama Method and other Turkish folk music methods.This thesis is the instrumentation study of the bağlama family, kemane and black sea kemençe instruments written for this need. 108 |