| Popis: |
Klinik olarak başarılı kabul edilen birçok oklüzyon, gnatolojik olarak incelendiğinde çeşitli erken temas noktalarına ve tüberkül çatışmalarına sahiptir. Bu temasların olguların bir kısmında Temporo-Mandibular Düzensizlik oluşumunda potansiyel risk faktörü olup olmadığı tartışılırken, diğer yandan dişlerde pulpitis, mobilite artışı, tüberkül aşınması ve periodontal yıkım gibi patolojik sorunlara sebep oldukları bilinmektedir. İdeal biten oklüzyon daha etkili çiğneme fonksiyonunu, estetiği ve tedavinin uzun dönem stabilitesini sağlamaktadır. Artık ideal bitiş hedeflerinde ideal statik oklüzyon elde etmenin ötesinde, uyumlu bir Sentrik İlişki - Sentrik Oklüzyon varlığı ve fonksiyonel kriterleri içeren bir oklüzyon hedeflenmektedir. Bu çalışmanın amacı Positioner (Diş Konumlandırıcı) kullanımı ile Bitirme safhasında dişlerin birbirine kenetlenmesini, ideal fonksiyonel ve statik oklüzyonun sağlanmasını ve bu apareyin dişler üzerindeki etkilerini değerlendirerek ideal oklüzyon hedefine ne kadar yaklaşıldığını ölçmektir. Ölçümler Amerikan Ortodonti Kurulu tarafından geliştirilen Objektif Ölçme Sistemi kullanılarak yapılmıştır. Bu ölçme sistemi bitmiş olguların Amerikan Ortodonti Kurulunun diş dizilim standartlarını karşılayıp karşılamadığını belirlemek üzere çalışma modellerinin ve panoramik radyografilerin değerlendirilmesi şeklinde tasarlanmıştır. Değerlendirme 8 kriter üzerinden yapılmıştır. Çalışma grubunu tedavisi sabit edgewise apareylerle yapılmış; dört adet premolar diş çekilmiş; Seviyeleme, Kanin Distalizasyonu ve Keser Retraksiyonu Safhaları tamamlanmış; yeterli kooperasyon düzeyine sahip bireyler oluşturmuştur. Aparey kullanımı 23 ay sürmüştür. Amerikan Ortodonti Kurulu 8 kriterinin değerlendirilmesi ile elde edilen bulgularımız Positioner apareyinin hizalama, kenar sırtları, oklüzal temaslar, oklüzal ilişki, overjet, interproksimal temaslar ve kök angülasyonu kriterlerinde belirgin düzelmeler sağladığı gözlenirken, bukkolingual eğim kriterinde fazla değişiklik oluşturmadığı gözlenmiştir. Dişlere bütün olarak bakıldığında (toplam skorda) iyileşmenin çok belirgin olduğu ortaya çıkmıştır. Bulgulara göre Positioner apareyinin kullanımı ile dişlerde ve oklüzyonda oluşan etkilerin bitiş sonuçlarını belirlenen ortodontik hedeflere daha da yaklaştırdığı belirlenmiştir. |
