Popis: |
Bu araştırmanın amacı, sınıf öğretmenlerinin duygusal zekâ düzeyleri ile öğrenen özerkliğini destekleme davranışları arasındaki ilişkiyi belirlemektir. Bu amaç doğrultusunda sınıf öğretmenlerinin duygusal zekâ düzeyleri ile öğrenen özerkliğini destekleme davranışlarına yönelik algıları belirlenerek, sınıf öğretmenlerinin duygusal zekâ düzeyleri ile öğrenen özerkliğini destekleme davranışları arasındaki ilişki incelenmiştir. Ayrıca araştırmada öğretmenlere ait çeşitli değişkenlerin söz konusu algıları üzerinde anlamlı fark oluşturup oluşturmadığı tespit edilmiştir. Araştırma ilişkisel tarama modeli ile gerçekleştirilmiştir. Araştırmaya 2018-2019 eğitim öğretim yılında Erzincan il merkezi ve merkez beldelerdeki resmi devlet ilkokullarında görev yapan 400 sınıf öğretmeni katılmıştır. Veriler "Kişisel Bilgi Formu" , "Öğrenen Özerkliğini Destekleme Davranışları Ölçeği" ve "Duygusal Zekâ Ölçeği" kullanılarak toplanmıştır. Araştırmanın istatistiksel analizi SPSS-15 paket programı ile yapılmış, verilerin çözümlenmesinde yüzde, frekans, aritmetik ortalama, standart sapma, Mann Whitney U-Testi, Kruskal Wallis H Testi ve Spearman Rho korelasyon analizleri kullanılmıştır. Araştırmada elde edilen sonuçlara göre sınıf öğretmenlerinin duygusal zekâ düzeyleri, öğrenen özerkliğini destekleme davranışlarının gerekliliğine ilişkin algılar ile bu davranışı sergileme düzeylerinin yüksek olduğu görülmektedir. Öğretmenlerin demografik özelliklerine göre cinsiyet, okuldaki hizmet yılı ve mezun olunan branşta çalışma değişkenlerine göre hem toplam puanda hem de alt boyutlarda duygusal zekâ düzeyleri arasında anlamlı fark olmadığı görülmektedir. Yaş ve kıdem değişkenlerinde duyguları kullanma alt boyutunda ve toplam puanda, meslekten memnuniyet değişkeninde tüm alt boyutlarda ve toplam puanda, öğrenim durumu değişkeninde ise duyguları kullanma alt boyutunda anlamlı fark ortaya çıkmıştır. Medeni durum değişkeninde evli sınıf öğretmenlerinin lehine anlamlı fark olduğu tespit edilmiştir. Öğretmenlerin demografik özelliklere göre incelendiğinde gereklilik düzeyinde toplam puan ve alt boyutlarda medeni durum, kıdem, okuldaki hizmet yılı, mezun olunan branşta çalışma durumu ve öğrenim durumuna göre öğrenen özerkliğini destekleme davranışları gereklilik düzeyleri arasında anlamlı fark olmadığı görülmektedir. Cinsiyet değişkenine göre sadece değerlendirme desteği alt boyutunda anlamlı fark olmadığı görülürken diğer alt boyutlarda ve toplam puanda anlamlı fark olduğu görülmektedir. Yaş değişkeninde ise öğrenme süreci desteği alt boyutunda anlamlı fark olduğu tespit edilmiştir. Meslekten memnuniyet değişkenine göre tüm alt boyutlarda ve toplam ölçek puanında anlamlı fark olduğu görülmektedir. Öğretmenlerin demografik değişkenlere göre incelendiğinde, sergileme düzeyinde toplam puan ve alt boyutlarında yaş, mezun olunan branşta çalışma ve öğrenim durumuna göre öğrenen özerkliğini destekleme davranışları sergileme düzeyleri arasında anlamlı fark bulunulamamıştır. Cinsiyet değişkenine göre duygu ve düşünce desteği alt boyutunda, medeni durum değişkeninde duygu ve düşünce desteği ile değerlendirme desteği alt boyutlarında, meslekten memnuniyet değişkeninde ise tüm alt boyutlarda ve toplam puanda anlamlı fark olduğu görülmektedir. Kıdem ve okuldaki hizmet yılı değişkenlerinde ise sadece değerlendirme desteği alt boyutunda anlamlı fark olduğu tespit edilmiştir. Sınıf öğretmenlerinin duygusal zekâ düzeyleri ile öğrenen özerkliğini destekleme davranışlarının toplamı arasında pozitif yönlü, anlamlı ilişki olduğu belirlenmiştir. Bu sonuçlar neticesinde, sınıf öğretmenlerinin duygusal zekâyı geliştirici etkinlikler ile öğrenme sürecini planlamaları, eğitim öğretim süreçlerinde öğrencilerin özerkliklerinin desteklenmeleri, öğrencilerin sahip oldukları beceriler doğrultusunda özerklik süreçlerine dahil edilmeleri önerilmektedir. The aim of this research is to determine the relationship between classroom teachers ' levels of emotional intelligence and their views on behaviors that promote learner autonomy. For this purpose, the behaviors of classroom teachers ' perceptions of promoting learner autonomy emotional intelligence levels determined to learner autonomy promoting behaviors of classroom teachers examined the relationship between emotional intelligence levels. In addition, it was determined whether various variables of teachers made a significant difference in their perceptions. The research was carried out with the relational screening model and 400 classroom teachers who worked in official state primary schools in Erzincan city center and central towns participated in the study in the 2018-2019 academic year. The data were collected using the Personal Information Form, the learner autonomy support behaviors scale, and The Emotional Intelligence Scale. Statistical analysis of the study was conducted with the SPSS-15 package program and the analysis of the data included percentage, frequency, arithmetic mean, standard deviation, Mann Whitney U-test, Kruskal Wallis H test and Spearman Rho correlation analyses. According to the results of the study, the emotional intelligence levels of classroom teachers, perceptions of the need for behaviors to support learner autonomy, and the level of exhibiting this behavior are high. According to the demographic characteristics of the teachers, gender, year of service at school, and the graduate branch, there was no significant difference between the levels of emotional intelligence in both the total score and the lower dimensions according to the study variables. Year of service at school and the study variables in the graduated branch. There was a significant difference in using emotions in the age and seniority variables and in the total score, in the job satisfaction variable in all the lower dimensions and in the total score, and in the education status variable in the lower dimension of using emotions. There was found to be significant difference in the marital status variable in favor of married classroom teachers. When the teachers are examined according to demographic characteristics, it is observed that there is no significant difference between the level of requirement and the level of requirement in the lower dimensions of marital status, seniority, year of service at the school, working status in the graduated branch and behaviors of supporting learner autonomy according to the education status. While there was no significant difference in the lower dimension of evaluation support only according to the gender variable, there was a significant difference in the other lower dimensions and the total score. In the age variable, there was a significant difference in the lower dimension of learning process support. It was determined that there was a significant difference in all sub-dimensions and total scale score according to occupation satisfaction variable. When the behavior of teachers to support learner autonomy was examined according to demographic variables, there was no significant difference in the overall score and lower dimensions of the level of exhibiting according to age, working and education status in the graduated branch. There was a significant difference in the lower dimension of emotion and thought support according to the gender variable, in the lower dimensions of emotion and thought support and evaluation support in the marital status variable, and in the lower dimensions and total score in the occupation satisfaction variable. In the seniority and year of Service variables, there was a significant difference only in the lower dimension of assessment support. There has been a positive correlation between the emotional intelligence levels of classroom teachers and the necessity and exhibiting levels of learner autonomy-supporting behaviors on a total scale and in lower dimensions. As a result of these results, suggestions were made for classroom teachers to plan the learning process with activities that enhance emotional intelligence, to support teachers ' autonomy in education and training processes, and to include students in autonomy processes in line with their skills. |