Popis: |
Madencilik faaliyetleri sonucu çoklu metal ile kirlenmiş alanların geri kazanım sürecinde biyolojik ıslah ve bitkilendirme önemli bir yer tutmaktadır. Çalışma alanının çevre ve iklim koşullarına bağlı olarak doğru seçilecek bitki türleri ve doğru bitkilendirme teknikleri ile alanın bitkilendirilmesi ve buna bağlı olarak alanın ekolojik, ekonomik ve estetik değerlerinin yeniden oluşturulması ve geri kazanılması mümkündür. Çalışma kapsamında bazı akümülatör bitkiler (Helianthus annuus L., Ricinus communis, Betula pendula ve Populus tremula) kullanılarak çoklu metal ile kirlenmiş topraklar iyileştirilmeye çalışılmıştır. Çalışma iki aşamalı olarak gerçekleştirilmiştir. Birinci aşama; Murgul Bakır İşletmesi civarında bulunan pasa döküm sahası ve ormanlık alandan getirilen toprak örnekleri belirli oranlarda (%0, 50, 75 ve 100) karıştırılarak sera ortamında fitoremediasyon çalışması yapılmıştır. İkinci aşamada ise kirlilik düzeyinin yüksek olduğu pasa döküm sahasında 4 farklı deneme parseli oluşturularak yine aynı bitki türleri kullanılıp yerinde fitoremediasyon çalışması yapılmıştır. Çalışma sonunda tek ve çok yıllık bitkiler içinde yapılan hesaplama sonucunda serada kontrollü koşullar da yetiştirilen bitkilerden yabani hint yağı bitkisi ile Zn kirliliği yaklaşık 3,58 yıl üst üste yetiştirildiğinde topraklardan temizlenebilmektedir. Diğer yandan Pb kirliliği kavak yetiştirildiğinde en kısa sürede (2,34 yıl) temizlenerek normal değerlere ulaşabilmektedir. Serada Cu kirliliğinin giderilmesinde en etkin bitki sırasıyla Hint yağı>Ayçiçeği>Kavak>Huş olarak sıralanabilir. Arazi çalışması sonuçları incelendiğinde, yabani hint yağı bitkisi ile Cu kirliliği yaklaşık 6,18 yılda, Pb kirliliği 3,10 yıl ve Zn kirliliği ise 4,33 yıl gibi kısa sürede topraktaki normal düzeylerine kadar temizlenebilmektedir. Huş ise Zn kirliliğini hint yağı bitkisinden daha kısa sürede (2,78 yıl) temizleyebilme potansiyeline sahiptir. Elde edilen veriler, huş, kavak, ayçiçeği ve hint yağı bitkilerinin madencilikle bozulan alanların restorasyonunda, ağaçlandırma öncesi ve fidan dikim aşamalarında kullanılabilir olduklarını göstermiştir. Bioremediation and planting have an important place in the recovery process of multimetal contaminated areas as a result of mining activities. Depending on the environmental and climatic conditions of the study area, it is possible to plant the area with the right plant species and correct planting techniques, and accordingly, it is possible to regenerate and regain the ecological, economic and aesthetic values of the area. Within the scope of the study, some accumulator plants (Helianthus annuus L., Ricinus communis, Betula pendula and Populus tremula) were used to improve multimetal contaminated soils. The study was carried out in two stages. First stage; Phytoremediation study was carried out in the greenhouse environment by mixing the soil samples brought from the waste dumping area and forest area around Murgul Copper Enterprise at certain rates (0, 50, 75 and 100%). In the second stage, 4 different trial plots were created in the waste dumping area, where the pollution level is high, and the same plant species were used and phytoremediation study was carried out on-site. At the end of the study, as a result of the calculation made for single and perennial plants, the wild castor oil plant, which is one of the plants grown under controlled conditions in the greenhouse, can be cleaned from the soil when it is grown for approximately 3.58 years in a row. On the other hand, Pb pollution can reach normal values by being cleaned as soon as possible (2.34 years) when poplar is grown. The most effective plant in removing Cu pollution in the greenhouse can be listed as Castor oil> Sunflower> Poplar> Birch. When the results of the field study are examined, Cu pollution by wild castor oil plant can be cleaned up to normal levels in the soil in a short time such as 6.18 years, Pb pollution in 3.10 years and Zn pollution in 4.33 years. Birch, on the other hand, has the potential to remove Zn pollution in a shorter time (2.78 years) than the castor oil plant. The data obtained showed that birch, poplar, sunflower and castor oil plants can be used in the restoration of mining degraded areas, before afforestation and at the planting stages. |