Klasik Dönem Osmanlı Devleti'nde yetim mallarının korunması

Autor: Berber, Mehmet Akif
Přispěvatelé: Tabakoğlu, Ahmet, Marmara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İktisat Anabilim Dalı, İktisat Tarihi Bilim Dalı
Jazyk: turečtina
Rok vydání: 2023
Předmět:
Popis: İslâm’da, ölen kişi ardında küçük yaşta yetim çocuk(lar) bırakmışsa bu yetim(ler)in miras payının belirlenip hassas bir şekilde korunması emredilmektedir. Bu kaideye uygun olarak yetimin malını koruma görevi akraba içi ilişkilere bırakılmayarak kadılar gözetiminde takip edilen müesses bir yapıya bürünmüştür. Yetim malından sorumlu olan vasi, yetim rüşde erişinceye kadar onun nafakasını sağlamak ve gerektiğinde parasını sermaye olarak kullanmakla yükümlüdür. Osmanlı Devleti’nde de bu kurumsal işleyiş devam ettirilmiştir. Osmanlı tarihinin birincil kaynaklarından bu uygulama detaylı bir şekilde takip edilebilmektedir. Bu çalışmada Osmanlıların yetim malını koruma yönündeki uygulaması, temel prensip ve işleyişi esas alınarak incelenecektir. Bunun için konunun kaynaklarda takip edilebildiği 16. yüzyıl başlarından itibaren bir asırlık süreç ele alınmıştır. Mekansal olarak ise başkent İstanbul merkezde olmak üzere imparatorluğun farklı bölgelerinden veriler dikkate alınmıştır. Araştırmanın ana kaynağını mahkeme kayıtları olan şer‘iyye sicilleri teşkil etmektedir. Bu tezde Osmanlı klasik döneminde yetim mallarının korunmasına yönelik uygulamaların yaygın şekilde tatbik edildiği anlaşılmaktadır. Yetimlerin paraları, onların nafaka harcamalarını karşılamak ve artırmak amacıyla kredi olarak verilmekteydi. Mecburi durumlarda ise yetimlerin miras hissesi olan gayrimenkuller kadı izniyle satılabiliyordu. Yetimin büyüyüp vasiyle ilişkisinin bitirilerek hesabın görüldüğü örneklerin çoğunda sürecin sorunsuz bir şekilde işlediği görülmektedir. Ayrıca, Osmanlı uygulaması çağdaşı bir kurum olan İngiliz Eytam Mahkemesi ile mukayese edilmiştir. Bu mukayesede İngiliz uygulamasının kısa ömürlü olmasına karşılık Osmanlı’da yetim mallarının geniş ölçekte ve esnek bir şekilde korunduğu ve uygulamanın uzun ömürlü olduğu ortaya konulmuştur. In Islam, if a deceased person leaves orphaned child(ren) behind, it is an obligation to determine and protect the inheritance share(s) of the orphan(s). In accordance with this principle, the task of protecting the orphan's property was not left to families alone, it was rather an institutionalized practice that was monitored under the supervision of the qadi. The guardian (vasi), who was responsible for the orphan's property, was obliged to provide the orphan's maintenance until s/he reached to maturity in capacity of using his/her money as capital for investment when necessary. This institutional practice continued to exist for long centuries in the Ottoman Empire. The richness of Ottoman primary sources enables to trace this practice in detail. This doctoral thesis aims to analyze the Ottoman practice of protecting orphan property with respect to its fundamental principles and operation. A century-long period starting from the early 16th century is the subject of this study. The thesis mainly employs primary sources from Istanbul, as the imperial capital and some from various regions of the empire. The main source of this research is the qadi court registers. This thesis reveals that the protection of orphans' property was widely practiced in the Ottoman classical age. Orphans' money was given as loans to cover their maintenance expenses. In cases of need, orphans' inheritance shares in real estate were sold with permission of the qadi. In most cases, when the orphan reached maturity and settled accounts with the guardian, it appears that both sides leave the court satisfied. When compared to the contemporary British Court of Orphans, it comes out that the Ottoman practice was long-lasting and applied on a larger scale and in a more flexible manner in contrast to the British practice which did not survive for long time.
Databáze: OpenAIRE