Türkiye sinemasında babalık tezahürlerine lacancı psikanalizle histerik bir bakış : simgesel düzen ve gerçek

Autor: Değirmen, Berna Sitera
Přispěvatelé: Çetin Erus, Zeynep, Marmara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Radyo Televizyon ve Sinema Anabilim Dalı, Sinema Bilim Dalı
Jazyk: turečtina
Rok vydání: 2022
Předmět:
Popis: Türkiye’de günümüz sinemasında babalık kavramını ele alan filmlerde bir artışınyaşandığını görüyoruz. Bu filmlerdeki babalık kavramını Lacancı psikanaliz açısındansimgesel boyutlarıyla tartışmak, patriyarkal yasayı kuran babanın adı kavramıyla mümkün hale gelmiştir. 2000 sonrası filmlerde perdeye yansıyan simgesel düzeni onun etrafında gelişen objet a, fallus, fantazi, jouissance, histerik ve Gerçek gibi kavramlarla tartıştık. Yöntem olarak, göstereni sorgulayan ve gösterenin ötesini araştıran bir histerik bakışı benimsedik. Bu yüzden filmlerde simgeselin hem kurucu unsuru hem de onda yarıkaçıp, anlamlandırmaya direnen Gerçeğin izlerini ses, bakış, rüya, hayal, kaza gibi travmatik karşılaşmaların peşinden giderek araştırdık. Sinemanın bilinçdışı ile ilişkisi bu travmatik karşılaşmaların analizini yapmaya elverişli bir alan sundu. Bu bağlamda İstanbul ve Adana Film Festivalleri’nde 2000 sonrası en iyi film ödüllerini alan Büyük Adam Küçük Aşk (Handan İpekçioğlu, 2001), Beş Vakit (Reha Erdem, 2006), Tatil Kitabı (Seyfi Teoman, 2008), Çoğunluk (Seren Yüce, 2010), Sarmaşık (Tolga Karaçelik, 2015)ve Bozkır (Ali Özel, 2019) filmlerini simgesel yasa ve bu yasadan kaçış ihtimalleri üzerinden tartıştık. There is an increase in films dealing with the concept of fatherhood in cinema of today in Turkey. Discussing the concept of paternity in these films with its symbolic dimensions in terms of Lacanian psychoanalysis has become possible with the concept of the name of the father which established the patriarchal law. We discussed the symbolicorder reflected on the screen in the films after 2000, with concepts such as objet a, phallus, fantasy, jouissance, hysteric and real. As a method, we have adopted a hysteric discourse that questions the signifier and researches beyond the signifier. That's why we searchedfor the traces of the Real, which is both the founding element of the symbolic and that resists to signification, by tearing up in it, by following traumatic encounters such as sound, gaze, dream, imagination, accident. The relationship with the Cinema and the unconscious enables the analysis of these traumatic encounters. In this context, we discussed the films Büyük Adam Küçük Aşk (Handan İpekçioğlu, 2001), Beş Vakit (RehaErdem, 2006), Tatil Kitabı (Seyfi Teoman, 2008), Çoğunluk (Seren Yüce, 2010),Sarmaşık (Tolga Karaçelik, 2015) and Bozkır (Ali Özel, 2019) which won the best film awards after 2000 at the Istanbul and Adana film festivals, by analyzing the symbolic law and the possibilities of escaping from this law.
Databáze: OpenAIRE