Popis: |
Anlamsal veya biçimsel olarak değişikliğe uğrayıp varlıklara ya da nesnelere ad olan sözcükler, dilden dile kültürden kültüre geçiş yaparak, alıntı sözcük kavramının doğmasına neden olur. Toplumların bir arada yaşama, kültür ilişkileri, ticaret, siyaset, savaşlar, aynı din çerçevesinde bulunmaları gibi etkenler, diller arasında sözvarlığı açısından alışverişe yol açmaktadır. Diller arası ilişkilerin artışıyla birlikte en başta sözcükler olmak üzere, bir takım ses, yapı ve söz dizim öğeleri de dilden dile geçebilmektedir. Geçmişten günümüze kadar zaman zaman aynı coğrafyayı paylaşan Türk ve Yunan toplumu arasındaki ilişkiler, uzun tarihsel bir geçmişe dayanmaktadır. Türkler ve Yunanlar ya komşu toplumlar olarak ya da, yan yana aynı coğrafi sınırlar içinde günümüze kadar yaşamışlardır. Ve bu durum dilde de etkisini göstermiş, Yunancadan Türkçeye dört yüz iki alıntı sözcüğün geçmesine neden olmuştur. Bu çalışmamızda dört yüz iki Yunanca kökenli sözcük incelenmiş, ses ve anlam değişikliğine uğrayan sözcüklerin oranı verilmek istenmiştir. Words that change semantically or formally and which are names to entities or objects, transition from language to language to culture to culture, resulting in the creation of the concept of quote words. Factors such as the coexistence of societies, cultural relations, trade, politics, wars, and the fact that they exist within the same religious framework lead to exchange between languages in terms of vocabulary. With the increase of inter-linguistic relations, a number of voice, structure and syntax elements, especially words, can be passed from language to language. The relations between Turkish and Greek society, which share the same geography from time to time from past to present, are based on a long historical background. Turks and Greeks have lived either as neighbouring societies or side by side within the same geographical boundaries to the present day. And this has had its effect in the language, causing four hundred and two quoted words to be passed from Greek to Turkish. In this study, four hundred and two words of Greek origin were examined and the proportion of words that had undergone sound and meaning changes was asked to be given |