Popis: |
Melanositik pigmente deri lezyonlarının birbirinden ayırımı, planlanacak tedavi yaklaşımı açısından önemlidir. Bu amaçla yapılacak histopatolojik incelemeye alternatif olarak son zamanlarda preoperatif tanısal doğruluğu belirgin arttıran dermoskopi yöntemi olarak ön plana çıkmıştır. Bu çalışmada, sıkça karşılaştığımız melanositik pigmente lezyonlardan olan nevus nevosellularislerde dermoskopinin histopatolojik incelemenin yerine geçip, geçemeyeceği araştırılmıştır. Çalışmamızda, Eylül 1998- Haziran 1999 tarihleri arasında Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Ben Takip Polikliniği' ne başvuran 22 hastadaki toplam 25 nevus nevosellularis dermoskopik olarak incelendikten sonra alınan biyopsi materyallerinin histopatolojik tetkiki yapılmış ve her iki yöntemle konulan tanılar karşılaştırılmıştır. Dermoskopik muayenede el dermatoskopu, slayt çekimlerinde Dermaphot kullanılmıştır. Dermatoskopi ve histopatoloji yöntemlerinin tutarlılığını ölçmek için Kappa analizi yapılmıştır. Dermoskopik olarak 7 jonksiyonel nevus naevocellularis (NNC), 15 bileşik NNC, 3 intradermalNNC tanısı konulurken, histopatolojik olarak 7 jonksiyonel NNC, 10 bileşik NNC, 8 intradermal NNC tanısı konulmuştur. Dermoskopik olarak 25 lezyonun 20'si (%80), histopatolojik tanıyla aynı tanıyı almıştır. Kappa istatistiğinde iki yöntemle konulan tanıların iyi derecede tutarlı olduğu bulunmuştur (K= 0.69). Noninvaziv tanı yöntemi olarak son yıllarda ön plana çıkan dermoskopinin melanositik pigmente deri lezyonlarından nevus nevosellularislerin tanısında ve ayrımında histopatolojik incelemenin yerine geçemeyeceği sonucuna varılmıştır. Differential diagnosis in melanocytic skin lesions is important in determining the treatment modality. In the past, histopathologic examination was mostly used for this aim. Recently, dermoscopy is widely used as an alternative noninvasive diagnostic method, so that it increases preoperative diagnostic accuracy. In this study our aim was to determine whether dermoscopy can substitute for histopathologic examination in the diagnosis of naevus naevocellularis. 25 naevus naevocellularis of 22 patients, who had admitted to our nevus follow-up clinic between September 1998-June 1999, were enrolled in this study. After dermoscopic and histopathologic examinations of all the lesions were completed, the concordance between dermoscopic and histopathologic diagnoses were evaluated. Manual dermoscope was used for routine dermoscopic examinations. Finally, dermoscopic photographs of the lesions were taken by Dermaphot. Kappa value was interpreted to assesss the agreement between dermoscopic and histopathologic methods. Dermoscopic examination revealed 7 jonksiyonel nevus naevocellularis (NNC), 15 bileþik NNC, 3 intradermal NNC, where as histopathologic examination revealed 7 jonksiyonel NNC, 10 bileþik NNC, 8 intradermal NNC. Of the 25 lesions dermoscopically examined, the diagnoses of 20 (80%) were concordant with the histopathologic diagnoses. The agreement between dermoscopic and histopathologic methods was good (K value= 0.69). Although dermoscopy is widely used as an alternative noninvasive diagnostic method in the differential diagnosis of melanocytic skin lesions recently, our results have led us to conclude that this popular method can not substitute for histopathologic examination in the diagnosis of naevus naevocellularis |