Popis: |
Türkçenin büyük şairi, sevgi ve hoşgörü timsali Yunus Emre, XIII. yüzyılın son yarısı ile XIV. yüzyılın başlarında yaşamıştır. Anadolu coğrafyasının siyasi ve ekonomik buhranlarla çalkalandığı bir dönemde insanları birliğe ve sevgiye davet eden Yunus Emre, ünü yüzyılları ve sınırları aşan bir gönül eridir. Anadolu’da Yunus’un araladığı gönül kapısından içeri giren nice erler vardır. Bunlardan biri de Hâce Muhammed Lutfî Efendi’dir. Meşhur lakabı Efe veya Alvarlı Efe olan Hâce Muhammed Lutfî Efendi 1868-1956 yılları arasında yaşamış ilim ve irfan sahibi bir zattır. Millî Mücadele’de Doğu’da bölücülük yapmak isteyenlere karşı sağladığı katkılar ile bilinen Alvarlı Efe’nin Yunus Emre ile birçok bakımdan benzerlikleri vardır. Yüksek derecede şefkat ve muhabbeti olan, ömrü boyunca tevazu ve hoşgörüden ayrılmayan Efe’nin birçok şiiri tıpkı Yunus’unkiler gibi ilahi olarak icra edilmektedir. Sanatının kaynağını İslam’a ve onun temel değerlerine bağlayan bu iki mutasavvıf şairin iki şiiri biçim ve içerik bakımından birbirine benzerliği ile dikkat çekmektedir. Söz konusu şiirlerde sürekli yinelenen bir dem gelür ve bir gün olur ifadeleri daha ilk bakışta bu benzerliği gözler önüne seren ahenk unsurlarıdır. İnsanın hâlden hâle geçişlerini karşıt yaşam deneyimleri üzerinden ele alan bu iki şiir, sanatçının hayata karşı takındığı tavrın ölçütünü çok iyi örneklemektedir. Bu ölçüt teslimiyettir. Çalışmamızda söz konusu şiirleri yapısal çözümleme açısından karşılaştıracağız. |