Comparrison of Mashariqa and Magariba it Tajweed Through Abdulvahhab al-Qurtubî and Ahmad b. Ebû Omar al-Enderâbî’s Approach to the Lahn Phenomenon
Autor: | HACIMISIROĞLU, Mücella |
---|---|
Rok vydání: | 2022 |
Předmět: | |
Zdroj: | Volume: 6, Issue: 2 578-601 The Journal of Tafsir Studies Tefsir Araştırmaları Dergisi |
ISSN: | 2587-0882 |
DOI: | 10.31121/tader.1167091 |
Popis: | Our article aims to compare West and East methods of approaching to basic issues in Tajweed by assessing similarities and differences in two separate Tajweed scholars, worked on “lahn” phenomenon who passed away within less than 10 years of each other, one of whom lived in Mashrik and other in Andulus in the fifth Hijri century. Indeed, Kurtubî carried out in-depth analysis of almost all the subjects related to Tajweed at the level of letters and compositions in his work called al-Mudıh fî’t-Tajweed. Ahmad b. Ebû Ömer, on the other hand, included many recitations, narrations and tariks in his work called al-Îzâh fî’l-Kırâât, which was left outside of the seventh and tenth system, and furthermore examined some issues related to Tajweed at the level of letters and composition. The fact that studies of Tajweed scholars before Enderâbî have not reached the present day for one reason or another, or that they have not been discovered yet, makes this particular study of Enderâbî a work that reflects the Eastern Tajweed collection, making it furthermore valuable. Before conveying the explanations and of the two scholars mentioned in the article on the subject of “lahn”, we will mention some issues that are the subject of approach differences between East and West in the tradition of Islamic sciences. Our aim in doing this will be to reveal that the difference in approach between meşârika and magâribe in the tradition of Islamic thought is not unique to the field of Tajweed. Bu yazı hicrî beşinci asırda biri meşrikte diğeri ise mağrib yani Endülüs’te yaşamış olan ve vefat tarihleri arasında on sene bile bulunmayan iki kıraat ve tecvid aliminin, tecvid ilminin varlık kazanmasında önemli bir rol oynayan lahn olgusu üzerine serdettikleri değerlendirmeler üzerinden tecvidin temel meselelerine yaklaşımda doğu-batı arasında ne gibi benzerlikler ve ayrılıklar bulunduğunu tespit etmeyi amaçlamaktadır. Zira mağribli Abdülvehhâb el-Kurtubî (ö. 461/1068) el-Mûdıh fî’t-Tecvîd isimli eserinde harf ve terkip düzeyinde tecvidi ilgilendiren hemen bütün konularda derinlikli bir inceleme yürütmüştür. Enderâbî nisbesiyle maruf olan meşrikli Ahmed b. Ebû Ömer (ö. 470/1077) ise el-Îzâh fî’l-Kırâât isimli eserinde yedili ve onlu sistemin dışında kalan pek çok kıraat, rivayet ve tarike yer vermesinin yanı sıra harf ve terkip düzeyinde tecvid ilmini ilgilendiren bazı meseleleri de incelemeye tabi tutmuştur. Enderâbî’den önceki tecvid alimlerinin eserlerinin şu veya bu sebeple günümüze ulaşmamış oluşu veya ân itibariyle henüz keşfedilmemiş olması, Enderâbî’nin bu eserine doğunun erken döneme taalluk eden tecvid birikimini yansıtan bir eser olma vasfı kazandırmakta ve değerli kılmaktadır. Yazıda anılan iki alimin lahn konusuyla ilgili izah ve açıklamalarını aktarmazdan evvel İslami ilimler geleneğinde doğu-batı arasında yaklaşım farkına konu olan bazı hususlara değineceğiz. Bunu yapmadaki amacımız İslami düşünce geleneğinde meşârika-meğâribe arasındaki yaklaşım farkının sadece tecvid alanına has olmadığını gözler önüne sermek olacaktır. |
Databáze: | OpenAIRE |
Externí odkaz: |