İBNU’L-HÂCİB İLE MOLLA HALİL ES-Sİ‘İRDÎ’NİN EL-KÂFİYE ADLI ESERLERİNİN MUKAYESESİ

Autor: Ahmet Tekin
Přispěvatelé: İslami İlimler Fakültesi
Jazyk: turečtina
Rok vydání: 2018
Předmět:
Zdroj: Volume: 10, Issue: 3 887-902
Şarkiyat
ISSN: 1308-9633
Popis: İbnu’l-Hâcib’(ö. 646/1249)in nahivilmine dair el-Kâfiye adlı eseri, alanında çığır açan bir risale olarak kabuledilmiştir. Bu eser, yazıldığı dönemin medreselerinde okutulmuş ve günümüzmedreselerinde de halen okutulmaktadır. İbnu’l-Hâcib, eserinde öncekidilcilerin yöntemlerini geliştirmiştir. Bununla birlikte özgün bir çalışmaortaya koymayı başaran İbnu’l-Hâcib, kendinden sonra telif edilecek nahiveserleri için örnek bir çalışma bırakmıştır. Ayrıca İbnu’l-Hâcib, bu eserinde grameröğretiminde bir değişikliğe gitmiştir. O da Zemahşerî’nin el-Mufassal’ındabirleştirdiği sarf ve nahiv konularını daha önce İbn Cinnî ve Ebû Osmanel-Mâzinî’nin yaptığı gibi yeniden birbirinden ayırıp her birini ayrı ayrıkitaplar halinde yazmasıdır. İbnu’l-Hâcib’in el-Kâfiyesi, kendinden sonrakidilcilerin dikkatini celp etmiştir. Nitekim bu eser için yüz elliden fazla şerhyazıldığı söylenmektedir.Osmanlı Şark ulemasından olan Molla Halil es-Siʻirdî (ö.1164/1750)de kendisinden yaklaşık beş asır önce yaşamış olan İbnu’l-Hâcib gibi Arapgramerine dair el-Kâfiye isminde bir eser kaleme almıştır. Molla Halil bueserinde İbnu’l-Hâcib’in Kâfiyesini esas almıştır. Bu iki eserin konusıralaması, başlık ve tanımlarda paralel hareket etme ve her iki esere de kendimüellifleri tarafından şerh yazılması gibi ortak noktaları bulunmaktadır.Bununla birlikte farklılaştıkları noktalar da vardır. Örneğin Molla Halil,el-Kâfiye’sinde Zemahşerî’nin el-Mufassal’ında izlediği metodu benimseyip onungibi nahiv ve sarf konularını bir arada harmanlayarak vermiştir. Bunun dışındaMolla Halil, İbnu’l-Hâcib gibi tanımlarını kısa tutmamış onları detaylandırmışve efradını cem ve ağyarını men etmesi açısından tanımın tahlilini yapmıştır.Ayrıca o, her ne kadar İbnu’l-Hâcib’in Kâfiye’sini esas almışsa da onuntanımlarını açıklayıcı kayıtlarla detaylandırmak, gerekli görmediği ifadelerinikaldırmak ve muğlak gördüğü ifadelerini açıklamak gibi İbnu’l-Hâcib’inel-Kâfiye’sini ciddi bir restorasyondan geçirmiştir. Bu eserin diğer birözelliği de gramer kurallarının daha kolay ezberlenmesi için hem nesir hem deşiir ile açıklanmış olmasıdır. İbnu’l-Hâcib’in el-Kâfiye’sinde ise sadece nesirsöz konusudur. İbnu’l-Hâcib, örneklendirmelerinde önceki dilcilerinörnekleriyle yetinirken, Molla Halil, bunlara kendine özgü örnekler de ilaveederek örnekler açısından eserini daha zengin bir hüviyete kavuşturmuştur. Bu çalışmada, Arap nahvi ile ilgiliolan İbnu’l-Hâcib'in el-Kâfiye'siyle Arap gramerini ele alan Molla Haliles-Si‘irdî’nin el-Kâfiye fî’n-Nahv ve’s-Sarf adlı eserlerin karşılaştırmalarıyapılmıştır. Bunun dışında yazarların hayatı ve eserleri hakkında kısaca bilgiverilmiştir.
Ibnu’l-Hâcib(646/1249)’s al-Kafiyya on nahiv's science, was accepted as a groundbreakingtreatise in his field. This work has been taught in the schools of the time itwas written and is still being taught in today's schools. Ibnu’l-Hâcib hasimproved the methods of the previous language in his work. Along with this,İbnu'l-Hâcib, who succeeded in putting forth a specific work, left a work forhis works after his work. In addition, Ibnu’l-Hâcib has made a change ingrammar teaching in this work. As a matter of fact, he again separated theconsumables and nahiv subjects that Zemahşerî had assembled in al-Mufassal,like Ibn Cinnî and Ebû Osman el-Mâzinî, and wrote them separately in books.Ibnu’l-Hâcib's al-Kafiye, has caught the attention of subsequent linguists. Asa matter of fact, it is said that there are one hundred and forty two Arabicworks written for this book.MollaHalil (1164 / 1750).who from the Ottoman Orient, received a work calledal-Kafiye about the Arabic grammar like Ibnu’l-Hâcib, who lived about fivecenturies before himself. In this work, Molla Halil is based on the Kafiye ofIbnu’l-Hâcib. These two pieces have common points such as subject sorting,movement in parallel with headings and definitions, and writing of explanationsby their authors in both pieces. However, there are also points that theydiffer. For example, in his book Molla Halil adopted the method he followed inZemahsari's el-Mufassal and gave them a combination of grammatical subjectslike him. Other than that, Molla Halil did not shorten the definitions likeIbnu’l-Hâcib, but detailed them. Moreover, although he bases the disposition ofIbnu’l-Hâcib, he has passed through Ibnu’l-Hâcib 's al-Kafiyeh in a seriousrestoration, such as elaborating his definitions with explanatory records,removing undesirable expressions and expressing ambiguous expressions. Anotherfeature of this work is that it is explained both prose and poetry for easiermemorization of grammar rules. But in the al-Kafiye of Ibnu’l-Hâcib, only proseis the subject. Ibnu’l-Hâcib satisfied with examples of previous linguists intheir sampling but Molla Halil, adding examples of these unique examples, interms of the work of a richer sense of humility.Inthis report, compared the book of Molla Halil al-Si'irdi’s el-Kâfiye fî’n-Nahvve’s-Sarf which deals with Arabic grammar with Ibnu’l-Hâcib’s el-Kâfiye thatconcerning Arabic grammar. Apart from this, brief information has been givenabout the lives and works of the authors.
Databáze: OpenAIRE