Özel Gereksinimli Çocuğu Olan Ebeveynlerde Suçluluk Duygusu ve Dini Başa Çıkma

Autor: Abdulvahit Imamoğlu, Tuğba Bakirtaş
Rok vydání: 2022
Předmět:
Zdroj: Issue: 47 1-40
Bilimname
ISSN: 1304-1878
2148-5860
DOI: 10.28949/bilimname.953993
Popis: The main aim of this study is to determine the feelings parents who have children with special educational needs experience, to place the feeling of guilt among other feelings, to specify whether they use religious coping techniques to deal with the feeling, to detect positive or negative effects on their lives if there is any and by doing so, to identify their need for moral support. Semi structured interview technique which is one of the qualitative data collection method was used. Interviews were hold with 10 parents whose children receive special education from Sakarya Serdivan Rehabilitation Centre and Private Sakarya Gelişim Special Education and Rehabilitation Center. The interviews took almost an hour. After the interviews, the tape recordings were turned into text and transferred to the computer. Data was evaluated based on the pre-determined themes and concepts that were confirmed at the end of the study. Parents felt sadness, guilt, unrighteousness, regret, anger, anxiety, fear, exam etc. when they first learned about their children’s special condition. It was recorded that some participants were sad and mournful with the shock of the first diagnosis and it took time for them to accept the current situation. Some participant, on the other hand, considered this situation as a gift from God besides feeling sad and mournful.In this study, it was determined that because most participants had a hard time to make sense of the situation they were in with the shock of the first diagnosis, they felt intense quilt, sinfulness and rebellion. Some participants experienced internal feud thinking ‘God, why me? What's the damage?’, ‘I wonder if this would happen to me again if I hadn't married my spouse?’. Other participants accused themselves, doctors and people around them thinking ‘I wish I had gone to the doctor earlier, it had been intervened earlier, there had been no misdiagnosis, there had not been any preterm birth’. The use of ‘I wish/If only’ expressions revealed that they did self-questioning and had a hard time to make sense of the current situation in their inner world.
Araştırmanın temel amacı; özel gereksinimli çocuğu olan ailelerin hissettikleri duyguların neler olduğunu, bu duygular arasında suçluluk duygusunun yerini ortaya koyarak ebeveynlerin dini başa çıkma yollarını kullanıp kullanmadıklarını, varsa hayatlarına yansıyan olumlu ya da olumsuz etkilerini tespit etmek, bu açıdan manevi destek gereksinimlerini belirlemektir. Araştırmada nitel veri toplama yöntemlerinden birisi olan yarı yapılandırılmış mülakat tekniği kullanılmıştır. Sakarya Serdivan Rehabilitasyon Merkezi ile Özel Sakarya Gelişim Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi’ne gelmekte olan 10 özel gereksinimli çocuk velisiyle yaklaşık bir saat süren görüşmeler yapılmıştır. Görüşmeler bittikten sonra ses kaydı alınan veriler araştırmacı tarafından yazıya geçirilerek bilgisayara aktarılmış, veriler daha önce belirlenen ve çalışma sonunda doğrulanan tema ve kavramlara göre değerlendirilmiştir. Araştırma sonucuna göre ebeveynlerin çocuklarının hastalıklarını öğrendikleri ilk anda üzüntü, suçluluk, günahkârlık, korku, kaygı, öfke, imtihan vb. duygular hissettikleri tespit edilmiştir. Çocuklarının durumunu öğrendikleri ilk anda yoğun kaygı, stres ve suçluluk-günahkârlık duygusu yaşayan bireylerin bu süreçle başa çıkarken ilk etapta olumsuz dini başa çıkma metotlarını benimsedikleri, “Ben ne günah işledim, Neden ben?” şeklindeki sorularla mevcut durumu anlamaya çalıştıkları belirlenmiştir. Ancak süreç ilerledikçe olumlu dini başa çıkma metodunun aktif şekilde kullanılmaya başlandığı; kullanılan olumlu dini başa çıkma tecrübeleri arasında da dua, adak adama, cenneti hak etme, sabır ve tevekkül tespit edilmiştir. Ebeveynlerin bu süreçte manevi olgunlaşma yolunda önemli bir adım attıkları, yaratıcıya inanmanın duygusal yönden rahatlama yaşamalarına vesile olduğu, zor ve baş edilmesi güç durumlarla karşılaşan kişilerin manevi desteğe her zamankinden daha fazla ihtiyaç duydukları belirlenmiştir.
Databáze: OpenAIRE