The Narrations About the Nazr (Vow) in The Context of Contrasting Hadith Discipline
Autor: | Serkan Çelikan |
---|---|
Rok vydání: | 2020 |
Předmět: | |
Zdroj: | Issue: 44 42-65 Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi |
ISSN: | 1303-2054 2564-7741 |
DOI: | 10.30623/harranilahiyatdergisi.696422 |
Popis: | Although nazr (vow) is a common practice in the society, there are positive and negative statements in the hadiths of the Prophet (p.b.u.h.). While some narrations regard nazr as a fair practice and reveal that the nazr must be fulfilled, others prohibit the nazr and report that it will not avail those who vow. Since they have different contents, these narrations become the subject of contrasting hadith discipline although they meet the requirements of reliability. In order to eliminate controversy among narrations, in this discipline, it is first aimed to reveal whether there is any conflict between narrations. If there is no contradiction between narrations, it is determined that both narrations should be examined with regards to its area of practice. If there is a kind of contradiction that cannot be eliminated, it is concluded that the hadiths of late period annul the previous ones. When there is no information about chronology, more reliable hadiths are determined by using some methods. If the more reliable hadith still cannot be found, then the provision is suspended. The aim of this study is to examine some of the narrations on nazr that seem to be contradicting each other and to reveal how they should be understood. Nezir (adak) toplumda yaygın bir uygulama olmakla beraber hakkında Hz. Peygamber’in (s.a.v.) hadislerinde müspet ve menfi yönde farklı ifadeler bulunmaktadır. Buna göre bazı rivayetler adak yapmayı mübah kabul etmekte ve adağın yerine getirilmesi gerektiğini ortaya koymaktayken bazıları da adağı yasaklamakta ve herhangi bir fayda sağlamayacağını bildirmektedir. Farklı içeriklere sahip bu rivayetler, sıhhat şartlarını taşımaları bakımından, hadis usulü ilimlerinden muhtelifu’l-hadisin konusudur. Bu ilmin rivayetler arasındaki ihtilafı gidermeye matuf yöntemlerinden ilkine göre hadislerin gerçekte birbiriyle çelişip çelişmediği ortaya konulur. Rivayetler arasında herhangi bir çelişki yoksa iki tür rivayetin de uygulama konusu olduğuna karar verilir. Şayet giderilemeyecek türden bir çelişki varsa hadislerden geç döneme ait olanlarının öncekilerin hükmünü kaldırdığı sonucuna varılır. Kronoloji hakkında bilgi bulunamadığındaysa, bazı yöntemler kullanılarak daha güvenilir olduğu belirlenen hadisler tercih edilir. Burada da bir eşitlik görülürse o zaman hüküm askıya alınır. Bu çalışmada hedeflenen de adak konusuyla ilgili birbirine muhalif görünen bazı rivayetleri ele almak ve nasıl anlaşılması gerektiğini ortaya koymaktır. |
Databáze: | OpenAIRE |
Externí odkaz: |