PERİPARTUM VE POSTPARTUM KAN TRANSFÜZYONU YAPILAN HASTALARDA KLİNİK DENEYİMLERİMİZ

Autor: Esra Çamurşen, Elcin Islek Secen, İdris Yetimoğlu, Özge Kaymaz Yilmaz, Mehmet Akif Sargin, Niyazi Tuğ
Rok vydání: 2020
Předmět:
Zdroj: Zeynep Kamil Tıp Bülteni. 51:31-34
ISSN: 1300-7971
Popis: Amaç: Kliniğimizde doğum yapan hastaların prepartum, peripartum ve postpartum dönemdeki kan ve kan ürünleri transfüzyon endikasyonlarını literatür eşliğinde tartışmak.Materyal- Metod: Sancaktepe Şehit Prof.Dr.İlhan Varank Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği, 01 Şubat 2018-31 Ekim 2018 tarihleri arasında doğum yapan ve kan transfüzyonu yapılan hastaların demografik özellikleri, doğum kayıtları, kan transfüzyonu zamanı, endikasyonları ve sonuçlarının incelendiği retrospektif gözlemsel bir çalışma yapılmıştır.Bulgular: Çalışma süresince kliniğimizde doğum yapan 3575 hastanın kayıtları incelenmiştir. Hastaların %2,65’ine (n­:95) kan transfüzyonu yapılmıştır. Sezaryen ile doğumların %5,41’ inde, vajinal doğumların ise %1,56’sında kan transfüzyonu uygulanmıştır. Transfüzyon yapılan hastaların %26,3‘inde (n:25) herhangi bir spesifik neden belirtilmez iken %30,5 (n:29) hastada ek risk faktörü olmayıp transfüzyon endikasyonu kronik anemi bulunmuştur. Obstetrik endikasyonlardan en sık uterin atoni %18,9 (n:18) saptanmıştır. Transfüzyon yapılan hastalarda kullanılanan kan ürünleriden eritrosit süspansiyonu ortalama 2,09 ± 1,186 (0-7) ünite, TDP 1,49 ± 1,05 (0-4) ünite uygulanmıştır. Sonuç: Kan ve kan ürünleri transfüzyonları hayat kurtarıcı tedaviler olmakla beraber istenmeyen komplikasyonlara da neden olabilirler. Gebe hastaların izlem ve takiplerinin düzenli yapılması sağlanarak uygun demir ve multivitamin takviyeleri ile gebelikte anemiyi önleyerek transfüzyon oranlarının düşürülebileceğini düşünüyoruz.
Databáze: OpenAIRE