Popis: |
İlhanlı Devleti’nin son döneminin en önemli figürlerinden birisi olan Emîr Çoban, Moğolların Suldus boyuna mensuptur. Gazan ve Ölceytü Han devirlerinde askerî görevlerdeki başarılarıyla adı geçen İlhanlar’ın güvenini kazanmıştır. Ölceytü’nün ölümünün ardından yerine oğlu Ebû Saˊîd’in geçmesi, Emîr Çoban’ın kariyerinde bir dönüm noktası olmuş; yeni İlhan tarafından Ölceytü devrindeki emîrü’l-ümerâ mevki onaylanan Çoban, idam edildiği 1327 yılına kadar yaklaşık on yıl devletin dizginlerini elinde tutmayı başarmıştır. Çoban, ilk olarak 1318’de Altın Orda Hanı Özbek’i Kafkaslar’da ağır bir yenilgiye uğrattı. 1319’da İlhanlı Devleti’ni ciddi şekilde sarsan iç isyanı bastırarak konumunu güçlendirdi. Kazanılan zafer sonucunda Çoban ve ailesi ülkede tek hâkim güç duruma geldi. Aynı yıl hükümdarın kız kardeşi Satı Bik ile evlenerek İlhanlı Devleti üzerindeki egemenliğini sağlamlaştırdı. Oğlu Temürtaş’ın 1322-1323’de Anadolu’da isyan etmesi üzerine Anadolu’ya gelerek onu itaat altına aldı; sonrasında İlhan’ın huzuruna çıkartılan Temürtaş tekrar Anadolu valisi tayin edildi. 1324’te vefat eden vezir Tâcüddîn ˊAlîşâh’ın makamına Rüknüddîn Sâyin’in tayin edilmesi ile Çoban’ın gücü en üst noktaya erişti. İlhanlı vilayetleri Çoban ve aile üyeleri arasında paylaşıldı. Çoban, 1325’te Özbek Han’ın Kuzey Azerbâycân’a gerçekleştirdiği saldırıyı etkisiz hale getirdi ve Altın Orda Devleti’ne büyük bir darbe indirdi. Buna karşın ülkeyi bağımsız bir şekilde yönetmek isteyen genç İlhan, Çoban’ın baskısı altında yaşamaktan rahatsızlık duymaktaydı. Zamanla Çoban’a karşı davranışlarında değişiklikler gözlenmeye başladı. Bunda Çoban’ın kızı Bağdâd Hatun’a duyduğu aşkın da payı vardı. Bağdâd Hatun, Ebû Saˊîd’in kuzeni Emîr Şeyh Hasan-ı Celayirî ile evliydi ve Emîr Çoban ikisinin bir araya gelmesi önündeki en büyük engeldi. Artık çocuk olmayan ve Çobanlılara karşı harekete geçme vaktinin geldiğine inanan Ebû Saˊîd, Çoban Horâsân’da iken onun Sultâniyye’de görevli oğlu Dımaşk Hoca’yı Ölceytü Han’ın hanımı ile gizlice görüştüğü bahanesini ileri sürerek idam ettirdi. Ebû Saˊîd’in bundan sonraki asıl hedefi, Emîr Çoban’dı. Hazırlıklarını tamamlayarak harekete geçti. Oğlunun ölümünü öğrenen Çoban ise ilk aşamada İlhan’a karşı koyma düşüncesindeydi. Daha sonra devrin önemli ulemalarından biri aracılığıyla İlhan ile anlaşmaya çalıştı. Arabuluculuk girişimlerinin başarısız olması üzerine asker sayısının çok olmasına güvenerek ilerleyişine devam etti. İki ordu birbirine yaklaştığı sırada Çoban’ın ordusundaki önemli emîrlerin bir kısmı kendilerine ait olan ordu ile Çoban’dan ayrıldılar. Bu birliklerin İlhan’ın safına geçmesi ile güç durumda kalan Çoban’ı bundan sonra oldukça zorlu bir hayat bekliyordu. Sığınabileceği bir yer arayışına girdi. Aklına geçmişte himaye ettiği, İlhan’a tâbi Herât Meliki Gıyâsüddîn Kert geldi. Emir Çoban, oldukça iyi kabul gördüğü Gıyâsüddîn Kert tarafından İlhan’dan gelen emir gereğince 1327 yılında idam edildi. Çoban’ın oğulları da kısa süre içinde yakalanıp babalarıyla aynı sonu paylaştılar. Böylece Ebû Saˊîd döneminde birçok başarıya imza atan ve devleti ayakta tutan Emîr Çoban’ın hâkimiyet devri sona erdi. Bu çalışmada ölümüyle İlhanlı Devleti’nin dağılışını hızlandıran Emîr Çoban’ın, son İlhan Ebû Saˊîd’in tahta çıkmasıyla başlayan yönetimdeki etkinliğinin sona eriş süreci ana kaynaklara dayanarak ayrıntılı bir şekilde incelenmiştir. |