ÂŞIK VEYSEL’İN 'UZUN İNCE BİR YOLDAYIM' ŞİİRİNDE TEZAT UNSURLAR

Autor: Mustafa KARABULUT
Rok vydání: 2023
Předmět:
Zdroj: HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature).
ISSN: 2458-8636
Popis: Hayatın en ilginç yönlerinden biri tezatlar üzerine kurulmuş olmasıdır. Yaşam-ölüm tezadı bunlar içerisinde en trajik olanıdır. Yaşamdaki zıtlıklar edebi eserlerde de yer alır. Türk şiirinin önemli isimlerinden olan Âşık Veysel’in şiirlerinde de tezat unsurlar önemli yer tutar. Onun “Uzun İnce Bir Yoldayım” şiirinde hayatın tezat yönleri dikkat çekicidir. Veysel, bu şiirde tezat unsurlardan yola çıkarak hayat algısını ortaya koyar. Ona göre yaşam, iki kapılı bir han” gibidir. Bu metafor, doğum ve ölümü simgeler. “İki kapılı han” ifadesi doğum ile ölüm arasında kalmış insanın trajedisini yansıtır. Han, bir zamanların otel görevini yapan mekânlardır. Buralara insanlar geçici bir süreliğine gelir ve daha sonra ayrılırlar. Dünya da geçici bir yerdir ve dünyaya gelen her canlı hayata veda edecektir. Bu durum sadece bir kişiyi değil, bütün insanlığı ilgilendirir. Ölüm, iki kapılı handan geçiş ve çıkış kapısıdır. Şiirdeki bir başka önemli tezat unsur ise “gece-gündüz”dür. İnsan, bu gece ile gündüz arasında zamanını doldurmak zorundadır. Dünya gibi bir mekana sıkışmış olan insan gece ile gündüzün de arasına sıkışmıştır. Bu bakımdan insanoğlu zamana ve mekana sıkıştırılmış bir varlığa dönüşmüştür. Gündüz kelimesi olumlu unsurları anımsatırken gece ise kötü olay ve durumları çağrıştırır. Şiirde geçen, “kalmak-gitmek/yürümek”, “dağ,-ova” ve “ağlamak-gülmek” ifadeleri arasında da tezat vardır. Bütün bunlar yaşamın üzerine kurulduğu tezat unsurların birer parçasıdır. Bu makalede Âşık Veysel’in “Uzun İnce Bir Yoldayım” şiirinde tezat unsurlar ele alınacaktır.
Databáze: OpenAIRE