BEHRÂM-İ SÂDIKÎ’NİN ÖYKÜLERİNDE ÖLÜM KAVRAMI

Autor: Emine Zeytunlu
Rok vydání: 2019
Zdroj: Nüsha Şarkiyat Araştırmaları Dergisi. 19:107-136
ISSN: 1303-0752
DOI: 10.32330/nusha.547523
Popis: Behrâm-i Sâdiki, 19. yuzyilda baslayan ve 20. yuzyilda gelisimini surduren modern Iran oykuculugunde onemli bir sahsiyet olarak karsimiza cikar. 1936 yilinda Isfahan’a bagli Necefabad’da dunyaya gelen Sâdiki henuz lise ogrencisiyken ‘Sahbâ Mikdâri’ takma adiyla siirler yazar. 1955 yilinda Tahran Universitesi Tip Fakultesi’ne baslayan Sâdiki’nin oykuleri o yildan itibaren donemin unlu edebiyat dergilerinde yayimlanir ve bu oykuler buyuk begeni toplar. Sanatsal yaraticilik donemi 1956-1972 yillari arasini kapsayan ve temelde bu on yilin yazari olarak kabul edilen Sâdiki, bu kisa sureye ragmen kendisini Iranli oykuculerin on saflarina yerlestiren eserlere imza atar. Bunlardan ilki 25 yasindayken yazdigi ve onu une kavusturan “Melekut” (Ruhlar Âlemi) adli romanidir. Bazi elestirmenler bu eseri uzun oyku (novella) kategorisine koyar. Diger eseri 30 oykuden olusan “Siper ve Bos Mataralar” adli kitabidir. Bu ikisinden baska yazarin daginik halde siirleri, tamamlanmamis oykuleri ve birkac tane de piyesi bulunmaktadir. 1984 yilinda henuz 48 yasindayken hayata veda eden Sâdiki kisa yasami boyunca yazdigi oykulerle hem yasadigi donemde hem de kendinden sonra gelen yazarlar uzerinde sarsici ve derin etkiler birakmistir. Behrâm-i Sâdiki, yasamdan umidini kesmis ve kendilerine tek siginak olarak olumu goren karakterler uzerinden olum kavramini oykulerinde ustalikla isler. Yazinlarinda bazen kara mizaha yaklasan ironik anlatimiyla bazen tum acisi ve gercekligiyle olum korkusunun uzerine gider. Kuruntu, kacis, intihar, kimliksizlesme ve cinnet gecirme gibi temalarla anlatimini guclendirir. Calismada, Sâdiki’nin anlati suzgecinden gecen gerceklik ile var olan gercekligin karsilastirilmasi yapilarak, olum kavramini ele alisi incelenecektir.
Databáze: OpenAIRE