Popis: |
Hukuk, bir iyilik ve hakkaniyet sanatiysa; insanlar arasinda adaletin en iyi sekilde gerceklesmesi gerektigini amaclamayan bir hukuk sisteminde hukuktan bahsetmek imkânsizsa, hukuku ozune, yani adalet ve hakkaniyete dondurecek hukukculara ihtiyac duyulduguna olan inanctan yola cikarak hukuk egitimi yeniden ele alinmalidir. Ozellikle, ulkemizde hukuk egitimi alaninda meydana gelen son degisiklikler ve yenilikler dikkate alinirsa, hukuk egitimi alaninda derin ve koklu bir reforma gidilmesinin zorunlu oldugu ifade edilmelidir. Bu noktada, hukuk fakultesi kontenjanlarinin artirilmasi, neredeyse her universite bunyesinde yeni hukuk fakultelerinin kurulmasi isabetli olmamistir. Kontenjan artirimi ve ogrenci kabulunde taban puanlarin dusmesi, goreceli de olsa hukuk egitimi icin yeterli donanima sahip olmayan ogrencilerin hukuk fakultesine kabulu anlamini tasimaktadir. Fiziksel alt yapi yetersizligi ile kurulan bu yeni fakultelerde ciddi ogretim uyesi eksiklikleri de bulunmakta, bu fakulteleri kazanan ogrenciler kimi zaman tasima egitim ile baska sehirlerdeki fakultelerde egitim gormektedirler. Bu arada, hukuk egitiminde klasik yontem olan salt takrir sistemi ile egitimden vazgecilerek pratigi de kapsayan, hatta teoriden cok pratige egilerek ogrenciye bir bilgiyi ezberletmek yerine fikir uretme, muhakeme yapma, uyusmazlik uzerine yaratici dusunme teknikleri ogretilmelidir. Pratik ders olarak ifade bulan uygulama calismalarinda varsayima dayali, masa basinda uretilmis senaryolardan uzaklasilarak, gercek hukuki uyusmazliklar uzerine cozum uretme yetenegini gelistirecek bir ogretme teknigi benimsenmelidir. Hic suphesiz, bu da hukuk kliniginin bir kurum ve yontem olarak hukuk egitiminde tum hukuk fakulteleri bunyesinde hayata gecirilmesiyle gerceklesecektir |