Popis: |
In this study, Khiva which is one of the most prominent towns of Turkistan will be examined. In 1506 Shibanids conquered the city of Khiva which is on the western side of Amu-Darya River and at the bank of Palvan Channel. The city was divided into two parts conducted by inner castle and outer castle. Outer castle had ten gates while there were four gates on the inner castle. The Sarts, Uzbeks, Turkmens,Karakalpaks, Kazhaks, Jews and the slaves were the groups of peoplelived in Khiva. The Sarts in commercial and economic life and theUzbeks, on the other hand, in administration process had playedcrucial roles. In 19th century khans who were coming from Qungradtribe not from the Chingizid line had governed the state. Khiva wasaccepted as one of the main centers of commerce and craft. Also Khivawas well-known with its agricultural and textile products. The slavemarket in Khiva, where Russian, Iranian and Kalmuk slaves were sold,was very well-known. Slaves usually worked in the farms and in thecourse of time they were assimilated and lived in Khiva. The city wasfamous for its architectural style in all around the Central Asia. In thecity, there were palaces, caravanserais, madrasahs, mosques andmausoleums. In the daily life, women usually were not seen in themarketplaces and streets, but when they have been there, they werewearing old clothes. Rice was the most preferred meal and green teawas also commonly consumed. Melon, watermelon and deserts werealways important for their dining table. The clothes that were worn inKhiva have symbolized different tribes living in the city. Aries fightingand the dances of becces were commonly beloved entertainmentoptions. Bu çalışmamızda Türkistan’ın önemli şehirlerinden biri olan Hive ele alınacaktır. Hive, tarih boyunca İpek Yolu üzerindeki önemli kentlerden biri olmuştur. Amu-Derya ırmağının batısında Palvan kanalının kıyısında yer alan Hive şehrini Şibanîler 1506 yılında ele geçirmişlerdir. Şehir dış kale ve iç kale olmak üzere iki kısma ayrılmıştır. Dış kalenin 10, iç kalenin 4 kapısı bulunmaktadır. Hive’de Sartlar, Özbekler, Türkmenler, Karakalpaklar, Kazaklar, Yahudiler ve köleler hayatlarını sürdürmüştür. Sartlar ticari ve iktisadi hayatta; Özbekler ise idari hayatta söz sahibi olmuştur. Hive’nin medreselerinde çok sayıda öğrenci eğitim almıştır. XIX. yüzyılda Cengizli sülalesinden olmayan Kongrat ailesinden gelen hanlar ülkeyi yönetmiştir. Hive şehri ticaret ve zanaatkârlık merkezlerinden biri olarak kabul edilmiş, tarım ve tekstil ürünleri ile rağbet görmüştür. Hive şehrindeki köle pazarı oldukça ünlü olup burada Rus, İranlı ve Kalmuk köleler satılırdı. Köleler genelde bahçelerde çalışır, zamanla asimile olup Hive şehrinde yaşamlarını sürdürürlerdi. Hive mimari teknikler açısından bütün Orta Asya’da tanınmıştı. Şehrin içinde saraylar, hanlar, medreseler, camiler ve anıt mezarlar bulunmaktaydı. Kadınlar Hive’de günlük hayatta caddelerde pek görünmezler, dışarı çıktıklarında ise üzerlerine eski kıyafetler giyerek dolaşırlardı. Pilav en çok sevilen yemek olup, yeşil çay içimi yaygındı. Sofralardan kavun, karpuz ve tatlılar eksik olmazdı. Hive’de yaşayan halkların kendilerini simgeleyen kıyafetleri bulunmaktaydı. Koç dövüşleri ve beççelerin yaptıkları danslar sevilen eğlence türlerindendi. |