KIZIL DAMGA ve CENGİZ HAN’A KÜSEN BULUT’TA YASAK ÇOCUK
Autor: | ÜRKMEZ, Hülya |
---|---|
Jazyk: | turečtina |
Rok vydání: | 2015 |
Předmět: | |
Zdroj: | Volume: 1, Issue: 2 112-136 TÜRÜK Uluslararası Dil Edebiyat ve Halk Bilimi Araştırmaları Dergisi |
ISSN: | 2147-8872 |
Popis: | In this article, the topic “forbidden child” in the novels The Scarlet Letter and Cengiz Han’a Kusen Bulut both of which belong to two different cultures will be handled. Forbidden child, who are considered as “proof of sin/crime”, constitude the starting point for the events in each of the two novels. Forbidden child born as a results of forbidden love where the rules of religion and society are violated are the fruits of sin/crime in The Scarlet Letter. Love is not forbidden in Cengiz Han’a Kusen Bulut. However, the child born in this novel have become forbidden as the laws imposed by the political authorities are violated. People’s behaviors show similarity towards love, which is a universal feeling. The subject matter in both of the two novels is violation of bans. Punishment is inevitable when bans are violated. As the proof of the crime is the child, mother/woman is the first one to put the blame on. Since such a crime cannot be committed alone, partners of the sin/crime are wondered. Women together with their children are exhibited to give a lesson to the society as well as to make the partners of such sin/crime reveal themselves. Bu çalışmada iki farklı kültüre ait olan Kızıl Damga ve Cengiz Han’a Küsen Bulut romanlarındaki “yasak çocuk” konusu ele alınacaktır. Eserlerde vakanın çıkış noktasını birer “günah/suç delili” olan yasak çocuklar oluşturur. Yasak çocuk Kızıl Damga’da, din ve toplum kurallarının çiğnendiği yasak aşkın sonucu doğan günah/suç meyvesidir. Cengiz Han’a Küsen Bulut’ta aşk yasak değildir fakat doğan çocuk siyasî otoritenin koyduğu yasağın çiğnenmesi sonucu yasak olmuştur. Evrensel bir duygu olan aşk karşısında insanların davranışları da benzerlik göstermektedir. Her iki eserde de yasağı çiğnemek söz konusudur. Yasak çiğnendiğinde alınacak ceza kaçınılmazdır. Suçun delili çocuk olduğundan ilk bilinen suçlu anne/kadındır. Böyle bir suç tek başına işlenemeyeceğinden günah/suç ortakları merak edilir. Kadınlar çocuklarıyla beraber hem topluma ibret olması hem de günah/suç ortaklarının ortaya çıkması için toplum karşısında teşhir edilirler. |
Databáze: | OpenAIRE |
Externí odkaz: |