Popis: |
DergiPark: 896121 tred Psikolojik özelliklerin ölçülmesinde 1800’lü yıllardan itibaren önemli değişmeler yaşanmıştır. Bir yandan zekâ, tutum, algı, kişilik, yetenek, başarı gibi psikolojik yapıların ölçülmesinde, diğer yandan ölçme kuramlarında önemli gelişmeler olmuştur. Psikometri alanındaki bu ilerlemeler okul öğrenmelerinin ölçülmesine katkı sağlamış, ancak doğrudan okul öğrenmelerinin kendisiyle ilişkili olamamıştır. 1900’lü yıllardan itibaren güvenirlik ve geçerlik üzerinde yapılan çalışmalar, sınıf içi başarının belirlenmesi süreçlerinde de etkili olmuştur. Öğretmen yapımı testlerin istenen güvenirlik ve geçerlik değerlerine sahip olabilmesi için çok sayıda maddeden oluşan testlerin kullanımı yaygınlaşmıştır. Bu durum öğretmenlerin, testlerinde konu boyutu açısından çoğunlukla öğrenme düzeyini gösteren kapsam temelli öğrenmelere; bilişsel boyutlar açısından ise çoğunlukla hatırlama, anlama ve uygulama düzeyindeki bilişsel süreçlere yönelmesine neden olmuştur. Bu değişimler olumlu yönde olsa da okulların yerine getirmesi gereken öğrenmelerin gerçek yaşam durumlarında kullanılması işlevinin gelişmesi önünde engel oluşturmuştur. Öğrenciler okullardan temel bilgileri öğrenen ancak bu bilgilerini doğal ve toplumsal yaşam durumlarında istenen düzeyde kullanamayan bireyler olarak mezun olmuşlardır. Eğitimde sözü edilen olumsuz koşulların değiştirilmesi isteği eğitim-öğretim süreçlerinde güncellemeleri kaçınılmaz kılmaktadır. Öğrencilerin başarısında etkili olduğu düşünülen ve 21. yüzyıl becerileri olarak adlandırılan bilişsel, içsel ve kişilerarası yeterliklerin de ölçme ve durum belirleme sürecine dahil olması bu açıdan önemli görülmektedir. Bu çalışma sınıf içi ölçmelerin dünü, bugünü ve geleceği ekseninde ele alınmış ve savunulan düşünce açıklayıcı bir ölçme ve durum belirleme örneğiyle desteklenmiştir. |